"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aliağa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 7966 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa vasfında değerledirilerek emsal satışlara göre bedel tespitinin yapılmasına karar verilmesini; mahkemece arazi olarak değerlendirilecek ise kapitalizasyon faiz oranının % 3 ve objektif değer artış oranının ise %350-500 oranında uygulanması gerektiğini buna göre dava konusu taşınmazın kıymetini etkileyen bütün nitelik ve unsurların ayrı ayrı değerlendirilerek taşınmazın hakkaniyete uygun gerçek karşılığının tespit edilerek, kamulaştırma bedeli olarak hükmedilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın görüldüğü zaman dilimi dikkate alındığında, ekonomideki dalgalanmalar, pandemi gibi nedenler yüzünden depo kararının yerine getirilememesinin olağan kabul edilerek, depo kararını yerine getirmek üzere yeniden süre verilmesi gerektiğini, müvekkil idarenin kamulaştırmadan vazgeçmesinin söz konusu olmadığını, davalı taşınmaz malikinin kamulaştırma bedelini elde etmesinin geciktirildiğini belirterek davanın reddi kararının usul ekonomisine, kanuna ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığa konu taşınmazın arsa vasfında olduğu, bilirkişiler tarafından taşınmaz vasfının değerlendirilmesi noktasında hataya düşüldüğünü, arsa vasfına sahip taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilebilmesi amacıyla emsal incelemesi yapılması gerektiğini, bilirkişilerce saptanmış olan %4 kapitalizasyon faiz oranının hatalı olarak belirlendiğini, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenebilmesi adına objektif değer artış oranının %60 olarak uygulanmasının kabul edilmeyeceğini, aksi kanaate varılması halinde yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının %500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği % 3 olarak belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit edilen kamulaştırma bedelinin bankaya yatırılması yönünde İlk Derece Mahkemesince iki kez süre verildiği, 13.01.2022 ve 17.02.2022 tarihli duruşmalarda verilen sürenin ihtarlı olduğu ve 15 günden az olmadığı, buna rağmen kamulaştırma bedelinin depo edilmediği, böylece davanın usulden reddine yönelik mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda belirlenen sürelerin hak düşürücü nitelikte olmadığını davanın reddi kararının usul ekonomisine, kanuna ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu arsa vasfına sahip taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilebilmesi amacıyla emsal incelemesi yapılması gerektiğini, mahkeme arazi oluğu kanaatinde ise bilirkişilerce saptanmış olan % 4 kapitalizasyon faiz oranının hatalı olarak belirlendiğini, yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının %500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği %3 olarak belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinden sonra 06.01.2023 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın da beyanı alınmak suretiyle sonucuna göre işin esasına girilip bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.