"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aliağa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; İzmir ili ... ilçesi ... Mahallesi 1543 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesiyle özetle: 2942 sayılı Kanun'un 27 inci maddesine göre görülen ilk davada tespit edilen bedelin oldukça düşük olduğunu, gerçek rayiç bedeli yansıtmadığını, aynı Kanun'un 10 uncu maddesi uyarınca görülmekte olan iş bu davada kamulaştırma bedeli tespitinin davaya konu taşınmazın nitelikleri, konumu dikkate alınarak yeniden yapılmasını, yargılama giderleri ile vekaletname ücretinin davacı idare üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelden acele kamulaştırma dosyasında belirlenen bedelden mahsup edilerek, geri kalan miktarın davalı tarafa ödenmesine , dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olduğunu ve bedelin yüksek belirlendiğini, objektif değer artışı uygulanmasının ve kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı olacağının kabul edilmesinin hatalı olduğunu, idareleri lehine vekalet ücreti taktir edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırmaya konu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, bilirkişilerce taşınmaz parselin m² değerinin hatalı ve düşük hesaplandığını, daimi irtifak nedeniyle değer düşüklüğü uygulanmaması gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin doğru olduğu ancak; üretim masrafları yeniden belirlenerek yapılan hesaplamaya göre belirlenen bedel üzerinden davalıya neması ile birlikte ödenmek üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olduğunu ve bedelin yüksek belirlendiğini, objektif değer artışı uygulanmasının ve kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı olacağının kabul edilmesinin hatalı olduğunu, idareleri lehine vekalet ücreti taktir edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davaya konu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, hükme esas bilirkişi raporunda m² bedelinin düşük belirlendiğini ve taşınmazdaki daimi irtifak nedeniyle değer düşüklüğü uygulanmaması gerektiğini belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki İzmir ili ... ilçesi, ... Mahallesi 1543 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi uygundur.
3.Dosya arasında bulunan, 2018 yılı Aliağa İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce düzenlenen kuru şartlarda yetiştirilen buğday, fiğ (kuru ot) ve kavun ürünlerine ilişkin maliyet cetveline göre net gelirin hesaplanması mümkün olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesince resen yapılan hesaplama ile bedel belirlenmesi uygundur.
4.Tespit edilen ve kararla birlikte davalıya ödenmesine karar verilen kamulaştırma bedelinin, neması ile birlikte davalıya ödenmesine karar verilmesi uygundur.
5.Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
6.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.