"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Tereke teslimine ilişkin olarak açılan davada Dereli Sulh Hukuk ile Ordu 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tereke teslimine ilişkindir.
Dereli Sulh Hukuk Mahkemesince, müteveffanın ölmeden önceki son yerleşim yeri adresinin "...., Mah. ....,Sk. No:...., İç Kapı No:.... ...../Ordu'' olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Ordu 1. Sulh Hukuk Mahkemesince ise, murisin ömür boyu kalmak üzere 2016 yılında .....'de bulunan kuruma yerleştirildiği, ölene kadar kurumda kaldığı .....'daki adresine hiç gelmediği kaldığı kurumun murisin daimi adresi olduğu, sürekli kalmak amacıyla bakım evine yerleştiği ve ölüm tarihine kadar bakım evinde yaşadığı, bu durumda bakım evinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Türk Medenî Kanunu'nun 589. maddesinde "Miras bırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır." düzenlemesi, aynı Kanun'un 19/1. maddesinde ise "Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosya kapsamından, müteveffanın nüfus kayıt sistemine göre, yerleşim yeri "..... ...., Sk. No:... İç Kapı No:... ..../Ordu'' ise de ölmeden önce Özel Dereli Engelli Bakım Merkezi'ne yerleştirildiği ve bakımevinde kaldığı, her ne kadar Türk Medenî Kanunu'nun 22. maddesinde bakım ve sağlık kurumuna konulmanın yeni yerleşim yeri edinme sonucunu doğurmayacağı belirlenmişse de, müteveffanın yerleşmek niyetiyle bakımevinde kaldığı ve sürekli bakım ve gözetiminin bakımevinde gerçekleştirildiği anlaşıldığından, uyuşmazlığın Dereli Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince; Dereli Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.