Logo

5. Hukuk Dairesi2022/10896 E. 2023/1476 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, taşınmazın kuru tarım arazisi olması, net gelir yöntemiyle değer biçilmesi, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3’ü oranında alınması, kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranının uygunluğu gibi hususları değerlendirerek belirlediği kamulaştırma bedelinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1846 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar Kezban Mutlu vd. vekili cevap dilekçesinde; davalı ... Mutlu’nun kimlik numarasının hatalı yazıldığını, bu hatanın düzeltilmesi için idareye süre verilmesi gerektiğini, davacının kamulaştırma talebinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının belirlediği kamulaştırma bedelinin kabul edilemeyecek kadar düşük belirlendiğini, taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesi gerektiğini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, rapora karşı yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini, objektif değer artışı oranının iddia edilenin aksine yüksek hesaplandığını, organize sanayi alanı içerisinde bulunan diğer taşınmazlar için açılmış ve Yargıtay tarafından onanmış diğer davalarda 30,19 TL/m² birim fiyatı belirlendiğini, bu emsal kararlar karşısında dava konusu taşınmaza belirlenen m² birim fiyatının çok yüksek olduğunu, taşınmazda yetiştirilen ürünlerin net gelir tespitinin fahiş olarak yapıldığını, dava konusu taşınmazın şehir merkezine uzak olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın usul yönünden reddinin gerektiğini, dava konusu taşınmazın çok verimli arazi sınıfında olduğunu, kapitalizasyon faizi oranının % 4,5 alınmasını kabul etmediklerini, belirlenen objektif değer artışı oranının da düşük olduğunu, bilirkişi heyetinde bulunanlardan birinin tutuklandığını, rapora itibar edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, harç ve giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3.Davalı ... vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınan münavebe ürünlerinin veriminin düşük, masrafların yüksek alınarak bedelin düşük belirlendiğini, dava konusu taşınmaz yerleşim yerine çok yakın olmasına rağmen objektif değer artışının düşük alındığını, en az %100 uygulanması gerektiğini, kapitalizasyon faizinin %3 alınarak hesaplama yapılması gerektiği ileri sürülerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... ve davalı ... vd. vekilleri temyiz dilekçelerinde; istinaf dilekçelerinde ileri sürdükleri sebepleri tekrar etmiş; ayrıca aynı kamulaştırma kapsamında aynı bölgeden geçen dosyalar dikkate alındığında objektif değer artış oranının en az %100 uygulanması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1846 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmazın kuru tarım arazisi olduğu hükme esas alınan bilirkişi raporunda açıklanmıştır.

4. Taşınmazın bulunduğu yer İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinde belirtilen masraflarla ekonomik tarım yapılamayacağından üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alındığı belirtilmiş olup verilerin ekonomik tarıma uygunluğu denetlenmiştir.

5. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve taşınmazın gerçek değerine ulaşması için uygulanan objektif değer artış oranı uygundur.

6. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare, davalı ... ve davalı ... vd. vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden, davalı ... ve ... vd.'den alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.