"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve davalılardan Seyit ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare ve davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1890 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı ... Organize Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın verimli arazi sınıfında olup tespit edilen kamulaştırma bedelinin düşük belirlendiğini, belediyeden imar ve iskan durumu sorularak gelen cevaba göre taşınmazın arsa vasfında kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılması gerektiğini, davacı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebinin reddini talep etmiştir.
2.... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın şehirler arası bölünmüş karayoluna İstanbul, Ankara ve Kocaeli gibi sanayi şehirleri ve diğer büyükşehirlere yakın olmasının değer tespiti edilirken gözetilmesi gerektiğini, 2016 yılında aynı idare tarafından açılan kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında mahkemece tespit edilen bedellerini, idare tarafından teklif edilen bedellerin üstünde olduğunu, bu nedenle enflasyon oranlarındaki artış, ülke parasının kıymetindeki azalış dikkate alınarak bedel belirlenmesi gerektiğini belirterek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara payları oranında derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... Organize Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... ve ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan rapora karşı yapılan itirazlarının dikkate alınmadığını, somut ve inandırıcı olmayan gerekçelerle objektif değer artışının yüksek alındığını, dava konusu taşınmazın raporda belirtilen özelliklere haiz olmadığını ve değerinin çok yüksek hesaplandığını ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; düşük bedel tespit eden ve davacı tarafın dahi itiraz ettiği bir durumda vekillerin dinlenilmeyerek raporun hükme esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu ve hukuki dinlenilme hakkının ihlali olduğunu, Sakarya il verilerine göre alınan verimlerin düşük seçildiğini, oysaki taşınmazın verimli tarım arazisi sınıfında olduğunu, taşınmazın özellikleri dikkate alındığında objektif değer artış oranı ve kapitalizasyon faiz oranının düşük belirlendiğini, aynı kurumun önceki yıllarda açtığı kamulaştırma davaları ile örtüştüğü belirterek itirazlarının reddedilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.
3.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde Sakarya Büyükşehir Belediyesinin davalı olduğunu ancak vekâletnamenin Organize Sanayi Bölgesi adına olduğunu belirterek davanın usulden reddi gerektiğini, bazı taşınmazlara % 90-100 oranında objektif değer artışı verildiği halde daha nitelikli konumda bulunan dava konusu taşınmaza daha az objektif değer artış oranı uygulandığını, taşınmazların kamu gücü ile alınarak özel sektöre devredildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/25000 ölçekli plan kapsamında Marjinal Tarım alanında kaldığı, belediye ve altyapı hizmetlerinden yararlanmadığı, inşaat ve iskan izinlerinin olmadığının bildirildiği, aynı bölgeden Yargıtay denetiminden geçen (Yargıtay 5.Hukuk Dairesi 2019/12445 Esas, 2020/9791 Karar) dosya ile dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre kapitalizasyon faizi ile objektif değer artışı oranlarının uyumlu olduğu, dava konusu taşınmazın arazi vasfında değerlendirilerek belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, bu suretle kamulaştırma bedelinin tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılardan ... ve ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek, aynı kamulaştırma kapsamında aynı yerdeki taşınmazlar için farklı objektif değer artış oranının uygulandığını, hiçbir kamulaştırma dosyasının birbirine emsal olmayacağını, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yılda üç ürün alınabildiğini ve bu nedenle %3 kapitalizasyon faiz oranı uygulanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
3. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı ... Organize Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kuru tarım arazisi niteliğindeki Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1890 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Taşınmazın bulunduğu yer İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinde belirtilen masraflarla ekonomik tarım yapılamayacağından üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alındığı belirtilmiş olup verilerin ekonomik tarıma uygunluğu denetlenmiştir.
4. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre aynı bölgeden Dairemize intikal eden dosyalarda kabul edilen oranlar gözetilerek, uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.
5. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... Organize Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
6. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare, davalı ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare, davalı ... ve davalı ...'den alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.