Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11013 E. 2023/372 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmaz için belirlenen bedelin düşük olduğu iddiasıyla açılan davada, kamulaştırma bedelinin tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince, kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza aynı bölgedeki benzer kamulaştırmalarda uygulanan buğday ve arpa münavebesi ile gelir metodu esas alınarak ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün verileriyle uyumlu olarak belirlenen birim fiyata, taşınmazın konumu ve özellikleri de gözetilerek yapılan objektif değer artışının uygun olduğu değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Eskişehir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 399 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelin taşınmazın gerçek değerinin oldukça altında olduğunu, dava konusu taşınmazın kıymetini etkileyen bütün nitelik ve unsurların ayrı ayrı değerlendirilerek taşınmazın hakkaniyete uygun gerçek karşılığının tespit edilerek, kamulaştırma bedeli olarak hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; idarenin Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen kısmının hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalı tarafa ödenmesine, geri kalan miktarın ise karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; bedelin düşük belirlendiğini, dava konusu taşınmazın çok daha değerli olduğunu, civarda arazilerin kıt olduğunu, objektif artış oranın fazla olması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza aynı bölge içinde bulunan civar taşınmazların kamulaştırılması ile ilgili olarak mahkemelerce belirlenen ve Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleşen dava dosyalarında, buğday ve arpa münavebesinin uygulandığı ve dekar başına ortalama verim miktarlarının buğday için 350,00 kg ve arpa için ise 320,00 kg olarak alındığından, bu münavebe ile verim miktarları esas alınarak, % 50 oranında objektif değer artışı da uygulanmak suretiyle tespit edilen bedel üzerinden fark bedel depo ettirilerek, karar kesinleştiğinde ödenmesine karar verilen kamulaştırma bedelinin işlemiş nemalarıyla birlikte davalıya derhâl ödenmesine, bu bedele Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine ilişkin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 356 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca duruşma açılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin yeni Gölet alanı kamulaştırmaları için % 25 objektif değer artışı uygulanması gerektiğine ilişkin bozma kararları bulunduğu, bu nedenle % 50 oranında uygulanan objektif değer artış oranının fahiş olduğunu, bölgede objektif değer atışı için uygulanmasını gerektiren unsurların bulunmadığını ve lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesinin bilirkişi heyetinin dava konusu taşınmazda yetişebilecek ürünler konusundaki tespit ve takdir yetkisine müdahalede bulunduğunu, aynı bölgede 2013 yılında yapılan kamulaştırmalarda arpa ve buğday münavebesi uygulandığından bahisle aradan geçen 6 yıla rağmen yine aynı münavebenin uygulanmaya zorlanmasının doğru olmadığını, çiftçilerin her yıl geliri yüksek ürüne göre ürün değiştirebildiklerini, yörede kuru tarım arazisinde ayçiçeği, haşhaş, buğday, fiğ, yulaf, mısır, arpa, nohut, mercimek ekilebildiğini, destekleme ödemelerinin hesaba katılmaması doğru olmadığını, bölgede 2013 yılından bu yana kamulaştırmaların devam ettiğini, bölgede tarım arazisi sayısı yok denecek kadar azaldığını, bu nedenle objektif değer artışının düşük alındığını ileri sürerek kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci ve 12 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kuru tarım arazisi niteliğindeki Eskişehir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 399 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak, aynı kamulaştırma kapsamında aynı bölgeden gelen dosyalarda kuru tarım arazileri için uygulanan buğday ve arpa münavebesi ile değer biçilmesi İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün resmî verilerine uygun olup, tespit edilen metrekare birim fiyatına uygulanan objektif değer artışı oranı da taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda yazılı özeliklerine göre yerindedir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğrudur.

4. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usûl ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.