Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11062 E. 2023/1485 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, belirlenen kamulaştırma bedelinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak %60 objektif değer artışı uygulanarak belirlenen bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Bursa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 6315 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 10.485,45 m²lik kısmının Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolu kapsamında kalması nedeniyle kamulaştırılmasına karar verildiğini, taşınmazın Bursa-... ovasının en verimli bölgesinde bulunduğunu, davacı idare tarafından dava konusu taşınmaz için tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok düşük olduğunu, kabulünün mümkün olmadığını, kamulaştırma dışında kalan 3.614,55 m²lik kısmında verim ve değer düşüklüğü meydana geldiğini, bilirkişi heyeti tarafından bu durumun dikkate alınmasının gerektiğini, kamulaştırma bedelinin gerçek değer olarak tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.03.2017 tarihli ve 2016/339 Esas, 2017/345 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesinin 28.01.2021 tarihli ve 2019/1468 Esas, 2021/187 Karar sayılı kararı ile davacı idare vekilinin istinaf talebinin esastan reddi ile davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesinin kararında davacı idarenin istinaf talebi esastan reddedildiği halde %60 objektif değer artışı oranının davalının aleyhine olarak sebebi açıklanmadan %30 olarak uygulanarak az bedel tespiti, davacı kurum harçtan muaf olduğu halde 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacı idareden tahsiline karar verilmesi ve davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemece dava konusu taşınmazın değerinin usul ve yasaya uygun olarak belirlenmediğini, kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranlarının yüksek belirlendiğini, rayiçlerin çok üzerinde bedel belirlendiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelin çok düşük hesaplandığını, %60 oranındaki objektif değer artış oranının düşük olduğunu, kamulaştırmadan arta kalan kısmın 3614.55 m² olduğunu, taşınmazın küçülmesi nedeniyle verimin düştüğünü ileri sürülerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde, adil ve hakkaniyete uygun olarak %60 objektif değer artışı uygulanarak belirlenen bedelin davalıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.