Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11177 E. 2023/1343 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırması yöntemiyle belirlenen bedelin, Yargıtay'ın daha önce onadığı dosyalardaki emsal değerlerle uyumlu olması ve kararda bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu Sakarya ili, ... ilçesi, 108 ada 21 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, acele el koyma dosyasında bedelin düşük belirlendiğini, kıymet takdir raporunun da hatalı değerlendirmelerle düzenlendiğini, kaldı ki arazi olarak değerlendirilse bile metrekare birim bedelinin en az 250 TL olması gerektiğini, taşınmazın tarla olarak kullanılmadığını belirterek imar planı ve plan notlarına uygun değerlendirme yapılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 16.05.2018 tarihli ve 2017/183 Esas, 2018/188 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A.İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesinin 2019/1025 Esas ve 2020/959 Karar sayılı ilamı ile istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak; yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaz ile benzer özellikte olup idarece kıymet takdirinde aynı bedel tespit edilen 109 ada 37 ve 109 ada 28 parsel sayılı taşınmazlara Haziran 2017 değerlendirme tarihi itibarıyla 124,53 TL/m² bedel belirlendiği ve bu bedelin Dairemizce de uygun görüldüğü, dava konusu taşınmazın konumu ve özellikleri dikkate alındığında dava konusu taşınmazın metrekare bedelini Haziran 2017 değerlendirme tarihi itibarıyla 84,36 TL/m² belirleyen bilirkişi raporu inandırıcı bulunmadığı; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği ve Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la Değişik 2942 sayılı Kanun'un 10/8 inci fıkrasının dördüncü cümlesi ve yedinci cümlesinin iptal edilen bölümleri gözetilerek karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 19.04.2022 tarihli ve 2021/164 Esas, 2022/177 Karar kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelin yüksek belirlendiğini, taşınmazın arazi vasfında olduğunu, emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı yapıldığını ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın imar durumu, sahile yakınlığı konumu, yatırım fonsiyonları gözetildiğinde bedelin düşük belirlendiğini, emsal seçimi ve karşılaştırma yönteminin hatalı olduğunu, kök ve ek raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini, emsal taşınmazın düzenleme ortaklık payı oranının birebir alınmasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Sakarya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 108 ada 21 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak metrekare birim bedelinin tespit edilmesinde aynı mahalden Dairemize intikal eden ve onanan dosyalar nazara alındığında bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.