"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili ... ilçesi ... Mahallesi (eski 859)134 ada 46 parsel sayılı taşınmazın DSİ Genel Müdürlüğünün Sazlıdere Projesi inşaatı kapsamında kaldığından kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedellerinin yatırıldığını noter tebligatlarının gönderildiğini, dava konusu parsel için Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/820 Esas, 1998/534 Karar sayılı dosyası ile tezyidi bedel davası açıldığı, bedeli yatırılan ve kamulaştırılması kesinleşen taşınmazın 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi gereğince taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın 5.450,00 m²lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; davanın tamamen kabulü ile idare lehine vekalet ücreti taktir edilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu İstanbul ili ... ilçesi ... Mahallesi, eski 859 parsel (yeni 134 ada 46 parsel) sayılı 5450,00 m² yüzölçümlü taşınmazın 1995 yılında davacı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, davalı tarafından, Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/820 Esas 1998/534 Karar sayılı dosyası ile tezyidi bedel artırımı davası açıldığı, kamulaştırma işleminin kesinleştiği, böylece 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesindeki şartların oluştuğu anlaşılmış olup,kamulaştırma işleminin kesinleşmesinden sonra 2013 yılında taşınmazda yapılan ve kesinleşen 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/A maddesi gereği yapılan uygulamada, taşınmazın yüzölçümünün 5.698,08 m² olarak tespit edilerek, bu miktar üzerinden tescil edildiğinin anlaşıldığı, taşınmazın yenileme çalışmaları öncesi 5.450,00 m²lik bölümü için idare tarafından kamulaştırma kararı alındığı bu bölümü için tezyidi bedel davası açılıp bu bölüm bakımından kamulaştırma bedelinin bloke edildiği gözetildiğinde, bu kısma ilişkin kamulaştırma işlemi kesinleştiğinden, bu bölümün tapu kaydının iptaline karar verilerek davacı idare adına tesciline ve davalının ilk celsede davayı kabul ettiğine ilişkin beyanı dikkate alınarak davacı idare lehine vekalet ücreti taktir edilmemesinde, usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı idare vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediği belirtilerek davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tamamının tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ile davacı idare lehine vekâlet ücreti taktir edilmesi gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırılan dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un mülgü 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, eski 859 parsel (yeni 134 ada 46 parsel) sayılı 5.450.00 m² yüzölçümlü taşınmazın 1995 yılında davacı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, davalı tarafından, Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/820 Esas, 1998/534 Karar sayılı dosyası ile tezyidi bedel davası açıldığı, kamulaştırma işleminin kesinleştiği, böylece 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesindeki şartların oluştuğu anlaşılmış olup kamulaştırma işleminin kesinleşmesinden sonra 2013 yılında taşınmazda yapılan ve kesinleşen 3402 sayılı Kanun'un 22/A maddesi gereği yapılan uygulamada, taşınmazın yüzölçümünün 5.698,08 m² olarak tespit edilerek, bu miktar üzerinden tescil edildiği anlaşılmış olup, taşınmazın yenileme çalışmaları öncesi 5.450,00 m²lik bölümü için idare tarafından kamulaştırma kararı alındığı bu bölümü için tezyidi bedel davası açılıp bu bölüm bakımından kamulaştırma bedelinin bloke edildiği gözetildiğinde, bu kısma ilişkin kamulaştırma işlemi kesinleştiğinden, bu bölümün tapu kaydının iptaline karar verilerek davacı idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Davalının ön inceleme duruşmasında davayı kabul ettiği gözetildiğinde, kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6 ıncı maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmemesi, bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, yerine" Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6 ıncı maddesi uyarınca 2.040.00 TL ücreti vekâletin davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine" ibaresi yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.