"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/215 Esas, 2022/1581 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Adıyaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/402 Esas, 2020/158 Karar
Taraflar arasındaki 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 ... Kanun) 23 üncü maddesine dayanan taşınmazların geri alımı ile tapusunun iptali ve davacı adına tescili istemine, bu mümkün olmadığı takdirde Yönünden kamulaştırmasız el atılan kısım için tazminat talebine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılardan ... ve ... ve davacılar ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılardan , ... ile ... mirasçıları ..., asılları, ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın, aleyhine durum oluşmadıkça kararı temyiz ... bulunmamaktadır.
Bu nedenle davacılardan ... ile ... mirasçıları ..., ..., ... ... ...'ın temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı ... ve ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekillerinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Adıyaman ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 103 ada 1 parsel ... taşınmazın 12970,00 m²sinin müvekkillerinin ortak miras bırakanları ... ... ..., ... ... ... ve ...'dan kamulaştırıldığını, ... ... ...'nın kamulaştırma bedelinin ödenmediğini, diğer kamulaştırma mağdurları ve müvekkillerinin miras bırakanları olan ... ... ... ve ... (sonradan ... olarak değiştiği) ve diğerlerinin kamulaştırma bedellerinin ödendiğini, 01.12.1954 tarihinde il olan Adıyaman'a gerekli olan Hükümet Konağı yeri kamulaştırılması suretiyle edinilen alan, bugün için yeni bir hükümet konağı yeri tahsis edilmiş olması nedeniyle 1956 yılındaki kamulaştırma gerekçesinin dışında kalan bir alan durumuna geldiğini, söz konusu yerin Adıyaman Belediyesine trampa suretiyle devredildiğini, bu durumun müvekkillerinin ve miras bırakanların en asli insan haklarından olan mülkiyet haklarının içinde olması gereken kamulaştırmaya konu Hükümet Konağı alanının müvekkillerine iade edilmesi sürecinin yok edilmesinin hukuk sistemince kabul görmesinin mümkün olmadığını, Adıyaman ili ... ilçesinde bulunan ve tapu kaydına göre ... Mahallesi 103 ada 1 parselde kayıtlı Hükümet Konağı arsasından keşideci müvekkillerinin miras bırakanlarından kendilerine intikal eden paylar oranına karşılık gelen gayrimenkulün, yerin konumuna göre gerçek kişilerin hakkıyla kullanabilecekleri şekilde iş bu ihtarnamenin muhataplara tebliği tarihinden itibaren 3 ay içerisinde iadesine, müvekkillerinin ... ... ... ile ... hisselerine yapılan ödemelerden, kendi hisselerine düşen tutarları Maliye Hazinesine faizsiz olarak ödemeye hazır olduklarını, öncelikle gerçekleştirilen kamulaştırmasız el koyma işleminin iptali el konulan gayrimenkulün şu andaki mevcut tapu kayıtlarının iptali müvekkiller adına hisseleri oranında tesciline, olmaması halinde ... ... ... hissesinden müvekkillerine intikal etmesi gereken kamulaştırmasız el atma hükümlerine göre el atma karşılığının davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırılan taşınmazlarda kamulaştırma bedelinin kesinleşmesinden itibaren beş yıl içinde kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma amacına uygun hiçbir işlem ve tesisat yapılmayacağı ve kamu amacına yönelik hiçbir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz olduğu gibi bırakılırsa mal sahibi veya mirasçılarının istimlak bedelini yasal faizi ile ödeyerek taşınmazı geri alabileceklerini, ancak bu hakkın doğumundan itibaren bir yıl içinde kullanılması gerektiği, bir yıl içinde kullanılmayan geri alma hakkının düşeceğinin düzenlendiğini, dava dilekçesi içeriğinden davanın 2942 ... Kanun'un 22 nci maddesine dayanarak açıldığının anlaşıldığını, ancak 2942 ... Kanun'un 22 nci maddesi mal sahiplerine veya mirasçılarına dava yolu ile talep edebilecek geri alma ... vermeyeceğini, dava konusu taşınmazın Adıyaman Belediye Başkanlığına devri işlemi idari işlem olduğu ve bu işlemin iptali için ancak idari yargı yerlerinde davanın açılabileceğini, davacılar tarafından da işlemden haberdar olmalarına rağmen bu işleme karşı idare mahkemelerinde herhangi bir dava açılmadığını, davacı tarafça dava dilekçesinde belirtilen değer ... ... ...'ya ait olduğu idda olunan hisse için talep edilen tazminat miktarı olduğu, ancak davanın konusu ve talep sonucu dikkate alındığında diğer davacıların talep ettiği hakların değerinin belirtilmediği ve buna ilişkin harcın ödenmediğini belirterek; öncelikle iade davasının açılmamış sayılmasına karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davacı tarafa dava konusunun gerçek değerinin açıklatttırılarak ya da gerçek değerin mahkemece tespit edilerek eksik yatırılan harcın tamamlattırılmasını, aksi halde davanın dava şartı yokluğundan davanın reddini, yetersiz ve usulsüz açılan hukuki mesnettek yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... ve ... asılları, ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılardan ... ve ... asılları istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza 1956 sonrasında el atıldığını, eski maliklerin geri alma haklarının olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı idareler arasındaki tahsis işlemlerini öğrendikleri anda davayı açtıkları için hak düşürücü süre yönünden davanın reddinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davacılardan ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza 1956 sonrasında el atıldığını, eski maliklerin geri alma haklarının olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı idareler arasındaki tahsis işlemlerini öğrendikleri anda davayı açtıkları için hak düşürücü süre yönünden davanın reddinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
3.Davacılardan ... ... vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza 1956 sonrasında el atıldığını, eski maliklerin geri alma haklarının olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı idareler arasındaki tahsis işlemlerini öğrendikleri anda davayı açtıkları için hak düşürücü süre yönünden davanın reddinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
4.Bir kısım davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza 1956 sonrasında el atıldığını, eski maliklerin geri alma haklarının olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı idareler arasındaki tahsis işlemlerini öğrendikleri anda davayı açtıkları için hak düşürücü süre yönünden davanın reddinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ... ... yönünden malikin geri alma ... kapsamında iadesi talebi yönünden; yasal düzenlemede doğmasından itibaren bir yıl içinde kullanılmayan geri alma ... düşeceğinin belirtildiği, dava konusu taşınmazda 1956 yılında Hükümet Konağı yapımı amacıyla kamulaştırma işlemine başlandığı ve ilerleyen dönemlerde Hükümet konağının yapılmış olduğu taraflar arasında çekişmesiz olmakla, geri alma hakkının süresinde kullanılmamış olduğu anlaşıldığı gibi, düzenlemede bulunan kamulaştırma ve devir amacına uygun hiç bir işlem yapılmamış olması şartının da gerçekleşmemiş olduğundan malikin geri alma hakkının şartlarının oluşmadığı, davalı ... yönünden ise dava konusu taşınmazın hâlen halk meydanı ve otopark olarak kullanıldığı davacı tarafın dahi kabulünde olduğu görülmekle kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edildiği anlaşıldığından malikin geri alma şartlarının bu yönüyle de oluşmadığı anlaşılmış olup, muris ... ... Yönünden kamulaştırmasız el atılan kısım için tazminat talebi yönünden ise; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 03.03.1986 tarihinde kesinleştiği, tescilin senetsizden Maliye Hazinesi adına yapıldığı, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığı anlaşıldığından davacıların istinaf itirazları yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ..., ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekilleri vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
2. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
3. Davacılar ... ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
4. Bir kısım davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki amacına uygun kullanılmayan kamulaştırılan taşınmazın iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 ... Kanun'un 23 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararların bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 2942 ... Kanun'un 23 üncü maddesi uyarınca; kamulaştırılan taşınmazın geri alınabilmesi için kamulaştırma bedelinin kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma ve devir amacına uygun hiçbir işlem ve tesisat yapılmamış olması ve kamu amacına yönelik hiçbir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz malın olduğu gibi bırakılması gerekir. Geri alma hakkının doğmasından itibaren 1 yıl içinde kullanılmayan hak düşer. Aynı amacın gerçekleşmesi için birden fazla taşınmaz birlikte kamulaştırıldığı takdirde bu taşınmazın durumunun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek geri alma hakkının doğumu taşınmazların tümüne göre belirlenir.
3. Dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre, 2942 ... Kanun'un 23 üncü maddesinde belirlenen koşulların oluşmadığı anlaşılmıştır.
4. Kamulaştırmasız el atılan kısım için tazminat talebi yönünden ise; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 03.03.1986 tarihinde kesinleştiği, tescilin senetsizden Maliye Hazinesi adına yapıldığı, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi doğrudur.
5. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ..., ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
6. Maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nispi vekâlet ücreti takdir edilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A.Davacılardan ... ile ... mirasçıları ..., 'ın Temyizi Yönünden
Davacılardan ... ile ... mirasçıları ..., 'ın temyiz dilekçesinin REDDİNE,
B.Davacılardan ..., ..., ... ..., ... ve Bir Kısım Davacılar Vekillerinin Temyizi Yönünden
1.Davacılardan ..., ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, ..., ..., ... ..., ... ve bir kısım davacılar vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının vekâlet ücretine ilişkin (4) numaralı bendinde yer alan "12.500,00" sayısının çıkartılarak, yerine "3.400,00" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Temyiz eden davacılardan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.