Logo

5. Hukuk Dairesi2022/12406 E. 2023/5554 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedelin taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği gelire ve diğer hususlara göre uygun olduğu, usul ve yasaya uygunluk gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillernce temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 30.05.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı idare vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ... gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 604 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve baraj gölü olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kıymet takdir raporu ile belirlenen bedel ile bilirkişi raporunda belirlenen bedel arasında fahiş fark bulunduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebeye alınan ürünlerin verim miktarları ve ürün fiyatları resmî verilerin aksine yüksek alındığını, buna karşılık üretim masrafları ile kapitalizasyon faiz oranı düşük alınarak dava konusu taşınmazın metrekare birim bedelinin yükseltildiğini, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine uyulmadan hesaplama yapıldığını, çevrede ekilmesi mutat ürünler İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden sorularak tespit edilmesi gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranı % 5-6 alınması gerekirken % 4 alınmasının doğru olmadığını, bilirkişi kurulu arazinin toplam hesaplanan bedeline %250 objektif değer artışı da ilave ederek kamulaştırma bedelini haksız ve hukuka aykırı olarak çok yüksek hesapladığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda birçok hesap hatası da yapıldığını, idare lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, dava konusu taşınmaz, tarihi Hasankeyf ilçesiyle fiili bir bütünlük içerisinde olup Hasankeyf ilçesiyle aynı sit paftasında yer aldığını, dava konusu taşınmaz belediye hizmetlerinden faydalanmakta olup, etrafının da meskun olduğunu, dava konusu taşınmaza yakın 599 ve 1000 parsel sayılı taşınmazların arsa olarak değerlendirilmesi yönünde Bölge Adliye Mahkemesince kaldırma kararı verildiğini, keşif zaptında dava konusu taşınmaza ilişkin hiçbir gözlem yapılmadığını, objektif değer artış oranının düşük belirlendiğini, üretim masraflarının çok yüksek alındığını, Yargıtay kararlarında masrafların brüt gelirin 1/3’ünü geçemeyeceğinin belirtildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazın vasfına, konum ve niteliklerine, aynı bölgeden intikal eden dava dosyalarına göre bilirkişi kurulunca belirlenen kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının ve dava konusu taşınmaz için belirlenen m² birim fiyatının uygun ve resmî verilerle uyumlu olduğu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 başvuru numaralı ve 23.10.2018 tarihli kararı, Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı ve 09.05.2019 tarihli kararı dikkate alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde de bir isabetsizlik görülmediği, ancak Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı iptal kararı dikkate alınarak; Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin idarenin kıymet takdir raporu ile belirlediği bedelden fazla olan ve üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak üzere bloke edilen kısmının dava tarihinin 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar işleyecek yasal faizi ve diğer nemalarıyla birlikte derhâl hak sahibine ödenmesi gerektiğinden bahisle 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarım arazisi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değer tespit edilmesi ve adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.