Logo

5. Hukuk Dairesi2022/12550 E. 2023/2408 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, davalı idare tarafından açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının kesinleşmesinin ardından, ilk davanın konusuz kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin dava konusu taşınmazlar için açtığı kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının kesinleşmesiyle ilk davanın konusuz kaldığı ve bu nedenle karar verilmesine yer olmadığı gözetilerek, mahkeme kararındaki nispi harç yerine maktu harç hükmedilmesi hatası düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada idari yargının görevli olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine dair verilen karar hakkında davacı vekili tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (kapatılan) 18. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu Uşak ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 315 ada 151 ve 152 parsel sayılı taşınmazların davalı idareler tarafından kamulaştırma yapılmadığı halde imar planında Gecekondu Önleme Bölgesi olarak ayrıldığını bu nedenle mülkiyet hakkının kısıtlandığını, taşınmaza hukuken el atıldığını ileri sürerek taşınmazın bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; mahkemenin görevsiz olduğunu, husumet ve zamanaşımı itirazları ile davanın reddini istemiştir.

2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; idare ile ... arasında Uşak ... Kentsel Yenileme Projesi protokolü imzalandığını buna göre işlemlerin Belediye tarafından yapılacağından husumet itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 25.02.2014 tarihli ve 2012/482 Esas, 2014/79 Karar sayılı kararı ile davada idari yargının görevli olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 25.02.2014 tarihli ve 2012/482 Esas, 2014/79 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur,

2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan temyiz incelemesi sonucunda; dava konusu taşınmazlara kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el konulduğu iddiasının bulunduğu ve ayrıca geri çevirme üzerine dosyaya alınan belgelerden dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak davalı idare tarafından Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2014/166 ve 2014/197 Esas sayılı dosyalar ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığı anlaşıldığından, belirtilen dava dosyalarının kesinleşmesi bekletici sorun kabul edilerek bu dosyaların sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 21.06.2022 tarihli ve 2016/342 Esas, 2022/540 Karar sayılı kararı ile davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazlara ilişkin bedel tespit ve tescil dosyasında belirlenen bedel üzerinden hesaplanarak lehimize vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına ya da düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davanın idari yargıda görülmesi gerektiği, belediye tarafından taşınmazlara fiilen el atılmadığı, işlemlerin ... tarafından yapıldığı bu nedenle husumetin Toplu Konut İdaresi Başkanlığına yöneltilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; taşınmaza fiilen atılmadığını, ... ile imzalanan protokol gereğince işlemlerin Uşak Belediye Başkanlığınca yapılacağının kararlaştırıldığını, davanın açılmasına davalıların sebebiyet verdiği değerlendirmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun ( 2942 sayılı Kanun) Ek Madde-1 inci maddesi şöyledir; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle mülkiyet hakkının özüne dokunacak şekilde tasarrufu hukuken kısıtlanan taşınmazlar hakkında, uygulama imar planlarının yürürlüğe girmesinden itibaren beş yıllık süre içerisinde imar programları veya imar uygulamaları yapılır ve bütçe imkânları dâhilinde bu taşınmazlar ilgili idarelerce kamulaştırılır veya her hâlde mülkiyet hakkını kullanmasına engel teşkil edecek kısıtlılığı kaldıracak şekilde imar planı değişikliği yapılır/yaptırılır. (İptal: Anayasa Mahkemesinin 20/12/2018 tarihli ve Esas, 2016/181 Karar 2018/111 sayılı Kararı ile)”

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davalı ... tarafından dava konusu taşınmazlar için bedel tespiti ve tescil davası açıldığı ve kesinleşmiş olduğundan, konusuz kalan tazminat talebine ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerindedir.

3.Davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre dava değeri üzerinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan vekâlet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmaza 1983 yılı sonrası el atıldığı, bu nedenle nispi harca hükmedilmesi gerekirken, maktu harca hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının kamu düzeni gereği kısmen kabulü ile; Mahkeme kararının (2) numaralı bendinin tümü ile çıkarılmasına, yerine “Alınması gereken 3.415,50 TL harçtan peşin harcının mahsubu ile bakiye 2.673,00 TL harcın davalılardan alınarak Hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılan toplam 742,50 TL'nin karar kesinleştiğinde davalı idarelerden alınarak davacıya iadesine” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

13.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.