Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13081 E. 2023/4100 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara ilişkin bedel tespiti ve davalı idareden tahsili davasında, mahkemenin bedel tespitinde yaptığı hatalar ve eksiklikler.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki tarih ve taşınmaz alanlarının hatalı gösterilmesi ile tapu kayıtlarındaki takyidatların bedele yansıtılmamasının eksiklik olarak değerlendirilmesi nedeniyle mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 675 ada 9 parsel ve 675 ada 10 parsel ile 15596 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idari yargının görevli olduğunu, zamanaşımı ve husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, uzlaşma dava şartının yerine getirilmediğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece 08.04.2014 tarihli ve 2013/242 Esas, 2014/186 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların tamamında davacılar payına düşen tazminat bedelinin davalı idareden tahsili ile davacıya ödenmesine ve tapu kaydının davacıların payı oranında iptal edilerek idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 08.04.2014 tarihli ve 2013/242 Esas, 2014/186 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay Kapatılan 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, davalı ... ile DSİ Genel Müdürlüğü arasında protokol yapılarak taşınmazların olduğu bölgede ... üzerine kabartıcı tesis ile rekreasyon tesisleri yapılmak üzere anlaşıldığı, ... üzeri ve kıyısında yapılacak projenin hazırlanması ve tasdik edilmesinin DSİ Genel Müdürlüğüne bırakıldığı, proje finansmanının belediye tarafından üstlenilmesinin kararlaştırıldığı, dava konusu taşınmazların büyük bölümüne yol, park ve mesire alanı gibi sosyal tesisler yapılmak, bir kısmına da ... mansabında ve ... yatağında kalmak suretiyle el atıldığı anlaşılmıştır. 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 2 nci maddesine göre akar sularda ıslah çalışması ve üzerinde çeşitli tesisler yapmak ile işletmek görev ve yetkisinin DSİ Genel Müdürlüğüne ait olduğu ve taşınmazların bir kısmına bu kapsamda el atıldığı anlaşıldığından, mahkemece taşınmazların regülatör, kanal, nehir yatağı, yol, park, mesire alanı, sosyal tesis vb. el atılan kısımları ayrı ayrı tespit edilerek DSİ Genel Müdürlüğünün sorumlu olduğu alan dışında kalan belediyelerin yapmakla yükümlü olduğu yol, park, mesire alanı ve sosyal tesisler gibi kısımlarının bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken, taşınmazların tüm bedelinin davalıdan tahsiline ilişkin hüküm kurulması doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemece 10.03.2022 tarihli, 2018/38 Esas 2022/88 Karar sayılı kararı ile davanın bozma sonrası davaya dahil edilen davalı DSİ yönünden reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazların park ve yeşil alan olarak el atılan kısımlarının bedelinin davacıların payı oranında davalı ... Belediyesinden tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; idari yargının görevli olduğunu, el atma tarihine ilişkin gerekli araştırma yapılarak davanın hak düşürücü süreden reddi gerektiğini, uzlaşma dava şartının yerine getirilmediğini, dava konusu taşınmazların el atma tarihindeki niteliklerinin esas alınması gerektiğini, belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve davalı idarelerden tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Mahukemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı ... Belediyesinden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... Belediyesi vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. 12.01.2020 tarihli fen bilirkişi raporu hükme esas alındığı halde, hükümde rapor tarihi hatalı gösterildiği gibi; dava konusu 675 ada 9 parsel sayılı taşınmazın (D) harfi ile gösterilen, park ve yeşil alan olarak el atılan kısmının yüzölçümü 3.968,82 m² ve 675 ada 10 parsel sayılı taşınmazın (H) harfi ile gösterilen, park alanı, karting, lokanta ve yeşil alan olarak el atılan kısmının yüzölçümü ise 22.504,63 m² olduğu halde hükümde el atılan alanların hatalı gösterilmesi yerinde değildir.

5.Dava konusu 15596 ada 2 parsel olduğu halde, hüküm fıkrasında parsel numarasının hatalı yazılması ve bu parselin tapu kaydında yer alan takyidatların bedele yansıtılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki; bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı ... Belediyesi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı ... Belediyesi vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının;

a) (1) numaralı bendinin son alt bendinde yer alan “1 parsel” ibaresinin hükümden çıkartılması, yerine “2 parsel” ibaresinin yazılması,

b) (1) numaralı bendinin 2 nci alt bendindeki “4109” sayısı ile 3 üncü alt bendindeki “22432” sayısının hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla “3.968,82” sayısı ile “22.504,63” sayısının yazılması,

c) (1) numaralı bendinin 1 inci, 2 nci, 3 üncü, 4 üncü ve 5 inci alt bentlerindeki “21/01/2020 havale” ibaresinin ayrı ayrı hükümden çıkartılarak yerine ayrı ayrı “12.01.2020” tarihinin yazılması,

d) (2) numaralı bendinin sonuna “dava konusu taşınmazların tapu kaydında yer alan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına,” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ...'ndan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.