Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13699 E. 2023/3212 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında, kamulaştırılan taşınmazın alanı maddi hata sonucu eksik yazıldığından, bu husus düzeltilerek karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ile bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1028 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalılar ... vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın ... Belediye Başkanlığı sınırları içerisinde kaldığını, tüm belediye hizmetlerinden yararlanıldığını, davacı kurum tarafından taşınmazın tüm nitelikleri gözardı edilerek pazarlık komisyonu kurulduğunu, taşınmazın Organize Sanayi Bölgesi Lojistik Köyü sahası içinde kaldığını ve ticari değerinin oldukça yüksek olduğunu, davanın 4 ay içinde sonuçlanmaması hâlinde faize hükmedilmesi gerektiğini talep etmiştir.

2. Davalılar ... vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın değerli olduğunu, 2942 sayılı Kanun'da belirtilen esaslar dahilinde dava konusu taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 27.06.2014 tarihli ve 2014/112 Esas, 2014/601 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce 04.10.2018 tarihli ve 2017/12370 Esas, 2018/16416 Karar sayılı bozma ilâmı ile kapama zeytin bahçesi niteliğindeki ... köyü 1028 parsel sayılı taşınmazın zeminine gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği; ancak 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereğince açılan tespit ve tescil davalarında değerlendirmenin; aynı Kanun'un 15/son maddesi uyarınca dava tarihi itibarıyla yapılması gerektiği, bu nedenle, dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2014 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden 2013 yılı resmî verilerine göre tespit edilen metrekare birim fiyatına endeks uygulanmak suretiyle değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5 yıl) normal koşullarda İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının ortalamasının dikkate alınması gerekir. Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda bu denli değişip azalmış olmasının olağan kabulü mümkün olmadığı, bu durumda mahkemece 2014 yılında ... ilçesinde olağandışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden dekara verim miktarlarında indirim yapılarak değer biçen rapora göre bedel tespiti, taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %5 uygulanması gerekirken, bu oranın %6 kabulü ile az bedel tespiti, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %250 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre az bedele hükmedilmesi, davacı idare tarafından acele el koyma kararı ile fazla bloke edilen bedelden tespit edilen kamulaştırma bedelinin mahsubu ile davacı idareye iade edilecek miktara faiz işletilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2.459,19 m²lik kısmın konumu, yüzölçümü ve geometrik durumu nazarı alındığında, bu bölümde %10 oranında değer kaybı olacağı gözetilmeden, daha düşük oranda değer azalışı uygulanmak suretiyle eksik bedel tespiti, dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve fen bilirkişi rapor ve krokisinde (C) harfi ile gösterilen 3.048,59 m²lik kısmın konumu, yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında herhangi bir değer kaybı olmayacağı gözetilmeden, değer azalışı hesaplayan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi, 28.04.2018 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi gereğince DSİ Genel Müdürlüğü harçtan muaf hâle geldiğinden, DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine harca hükmedilmesinin doğru olmadığı, 7139 sayılı Kanun'la değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma ilâmına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

4. Dairemizin 26.11.2019 tarihli ve 2019/2460 Esas, 2019/18979 Karar sayılı ilâmı ile karar düzeltme isteminin kabulü ile bozma ilâmının kaldırılmasına karar verildikten sonra kapama zeytin bahçesi niteliğindeki ... köyü 1028 parsel sayılı taşınmazın zeminine gelir metoduna göre değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmediği; ancak 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereğince açılan tespit ve tescil davalarında değerlendirmenin; aynı Kanun'un 15/son maddesi uyarınca dava tarihindeki resmî veriler esas alınmak suretiyle yapılması gerekir. Belirtilen nedenle; dava konusu taşınmaza zeytin ürününün kg satış fiyatı ve üretim masrafları yönünden 2014 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden 2013 yılı resmi verilerine göre tespit edilen metrekare birim fiyatına endeks uygulanmak suretiyle m2 birim bedelini tespit eden bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %5 uygulanması gerekirken, bu oranın %6 kabulü ile az bedel tespiti, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %250 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre az bedele hükmedilmesi, davacı idare tarafından acele el koyma kararı ile fazla bloke edilen bedelden tespit edilen kamulaştırma bedelinin mahsubu ile davacı idareye iade edilecek miktara faiz işletilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2.459,19 m²lik kısmın konumu, yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, bu bölümde %10 oranında değer kaybı olacağı gözetilmeden, daha düşük oranda değer azalışı uygulanmak suretiyle eksik bedel tespiti, dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve fen bilirkişi rapor ve krokisinde (C) harfi ile gösterilen 3.048,59 m²lik kısmın konumu, yüzölçümü ve geometrik durumu nazarı alındığında herhangi bir değer kaybı olmayacağı gözetilmeden, değer azalışı hesaplayan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi doğru olmadığı gibi 28.04.2018 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun ile DSİ Genel Müdürlüğü 492 sayılı Harçlar Kanunu'na göre alınan harçlardan muaf hâle geldiği ve bu nedenle harçtan muaf tutulması, 7139 sayılı Kanun'la değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması, gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne kamulaştırma bedelinin tespitine, taşınmazın 2.000,60 m²lik kısmının tapu kaydının iptali ile taşınmazın idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda objektif değer artış oranı verilmemesi gerektiğini, metrekare birim fiyatının yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; münavebeye esas alınan ürünlerin hatalı belirlendiğini, metrekare birim fiyatının düşük tespit edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Davalı ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; arta kalan 2.459,19 m²lik kısımdaki değer azalış oranının düşük belirlendiğini, arta kalan 3.048,59 m²lik kısımda ise değer azalışı olduğunu, bu kısım için değer azalış oranı taktir edilmesi gerektiğini, bedelin düşük tespit edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

4. Davalı ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının hatalı belirlendiğini, bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedellerinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; bir kısım davalılar vekillerinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Mahkemece 2.000,60 m²lik kısmın bedeline hükmedilerek bu kısmın idare adına tesciline karar verilmiş ise de maddi hata sonucu alanın 2.00,60 m² olarak belirtilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin 7 nci bendi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Bir kısım davalılar vekillerinin tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/888 Esas, 2022/316 Karar sayılı kararının (1) No.lu bendinde yer alan ''2.00,60'' sayısının çıkartılmasına, yerine ''2.000,60'' sayısının yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.