Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13908 E. 2023/3278 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesinin (b) bendi gereğince konulan şerhin terkini davasında hükmedilen vekalet ücretinin seri dava kapsamında değerlendirilmesi gerekip gerekmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Benzer nitelikteki çok sayıda davanın aynı bölgeden Yargıtay'a intikal etmesi ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin vekalet ücretine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 31 inci maddesinin (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik,süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi,... Mahallesi 2576 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin (b) bendi gereğince konulan şerhin terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; ... ilinde her yıl binlerce kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının açıldığını, kamulaştırmasız el atma dosyalarında davalıdır şerhi taleplerinin mahkemeler tarafından kabul edilmediğini, malikin değişmesi durumunda irtifakın tapuda tescilini sağlayamadıklarını bu nedenle ilgili şerhin konulduğunu belirtelerek öncelikle davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise önce kuruma başvuru bulunmaması sebebiyle aleyhe vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini, vekalet ücreti takdir edilmesi durumunda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi hükümlerinin uygulanmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 24.12.2020 tarihli ve 2020/500 Esas, 2020/1314 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 21.10.2021 tarihli ve 2021/1116 Esas, 2021/2711 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmazın tapu kaydına herhangi bir yasal dayanak olmadan konulan 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin (b) bendi uyarınca şerhinin kaldırılmasında bir isabetsizlik görülmediği ayrıca davalı idare istinaf itirazında seri dava nedeni ile davacı lehine vekalet ücreti verilmemesi gerektiğini beyan etmiş ise de, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 22 nci maddesindeki düzenlemelere göre iş bu dava seri davanın yasal şartlarını taşımadığından mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan incelemede; davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği ancak Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve eldeki dava dosyası ile aynı nitelikte olduğu anlaşılan dosyalar birlikte gözetildiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 22 nci maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu kabul edilerek davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti hakkında bu kapsamda değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarihli ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; tapu kaydına işlenen şerhin tescil işlemi yapılıncaya kadar kamu zararının doğmasını engellemek amacıyla geçici bir tedbir niteliğinde olduğunu, şerhin kaldırılması için Tapu Müdürlüğüne başvurulmadan dava açıldığını bu nedenle davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini davasında hükmedilen vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 359 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve eldeki dava dosyası ile aynı nitelikte olduğu anlaşılan dosyalar birlikte gözetildiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 22 nci maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu kabul edilerek vekâlet ücretine hükmedilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.