Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14009 E. 2023/3933 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve arta kalan kısımda değer azalışı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza bilimsel yöntemlerle, olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değer biçilmesinin hukuka uygun olduğu, arta kalan kısmın yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında değer azalışı olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalılar vekili yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 189 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; kıymet takdir raporunda belirlenen bedelin düşük olduğunu, dava konusu taşınmaza çok yakın mesafede havalimanı inşaa edildiği gibi Kanal ... projesinin de taşınmaza yakın mesafede olduğunu, taşınmazın tarım arazisi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, tarım arazisi olarak değerlendirilmesi halinde objektif değer artış oranının en az %400 olarak uygulanmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda münavebe ürünü olarak buğday ve kavun alınarak bedel tespiti yapılmış ise de kuru tarım arazilerinde kavun yetiştiriciliği yapılmasının mümkün olmadığını, verim ve fiyatların yüksek gösterilmesi nedeniyle net gelirin fazla çıktığını, taşınmazın gerçek değerinden yüksek bedel belirlendiğini, kapitalizasyon faiz oranının %4 ve objektif değer artış oranının %100 alınmasının doğru olmadığını, arta kalan kısımda değer azalışı belirlenmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa olarak değerlendirilmesi ve dosyaya sundukları emsaller gözetilerek kamulaştırma bedelinin tespit edilmesi gerektiğini, bilirkişi heyeti tarafından taşınmaz arazi olarak değerlendirilip çok düşük bedel belirlendiğini, taşınmaza çok yakın mesafede yer alan bölgeye havalimanı inşaa edildiğini, ... projesinin taşınmazın yakınından geçeceğini, bu projeler dikkate alındığında dava konusu taşınmazın arazi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, komşu parseller 400 -500 TL/m² ortalama fiyatla satılırken taşınmaza çok düşük bedel belirlendiğini, objektif değer artış oranının en az %400 oranında uygulanması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin kamulaştırma kanununun değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, bilirkişi kurulu raporu ile resmi verilerin uyumlu olduğu, hükme esas alınan bilirkişi kurlu raporunda dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre belirlenen kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının yerinde olduğu anlaşıldığından, davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin sair istinaf itirazları yerinde görülmediği, ancak dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümün yüzölçümü ve geometrik durumuna göre kalan kısımda değer azalışı olamayacağı gözetilmeden fazla bedel tespiti doğru olmadığı gibi, 7139 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanunu’nun 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişiklik 27.11.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararıyla kamulaştırma bedelleri peşin ödeneceğinden Anayasaya aykırılık nedeniyle iptal edildiği, bu nedenle; fark kamulaştırma bedelinin davalılara derhal ödenmesine karar verilmesi gerektiğinden İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ettiği, ayrıca arta kalan alanda değer azalışı verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değer biçilmek suretiyle adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmesi yerindedir.

3.Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının yüzölçümü, geometrik şekli nazara alındığında; kamulaştırma nedeniyle arta kalan alanda değer azalışı olmayacağı kabulü uygundur.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan harcın Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.