Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14109 E. 2023/2092 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer kaybının ne oranda belirleneceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmadan arta kalan kısmın konumu, yüzölçümü, geometrik şekli ve yol ile taşınmaz arasındaki kot farkı gözetilmeden, kalan alanda %30 değer kaybı hesaplanması ve düşük hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 204 ada 42 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ile yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, taşınmazın arazi değeri ile üzerindeki muhdesatların değerinin emsallerine göre oldukça düşük takdir edildiğini, kamulaştırmadan arta kalan kısım yönünden yerin değer kaybının da göz önünde bulundurularak taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal uygulamasının hatalı bulunduğunu, bu raporda arta kalan kısım için hiçbir somut ve verili açıklama olmadan değer düşüklükleri tespit edildiği gibi tespit edilen değer taşınmazın gerçek bedelinden ve yöredeki rayiç bedellerin çok üzerinde olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili katılma yoluyla sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın vasfı doğru belirlenmekle birlikte metrekare birim fiyatının, rayiç piyasa bedellerine göre oldukça düşük hesaplandığını, kamulaştırma harici arta kalan alanı için takdir edilen %30 değer düşüklüğünün çok az olduğunu, %90'dan az olmamak üzere değer düşüklüğü hesaplanarak kamulaştırma bedeline dahil edilmesi gerektiğini, dava konusu edilen taşınmaz üzerinde yer alan yapıların bedelinin fahiş derecede düşük hesaplandığını, yapıların sınıflarının doğru nitelendirilmediğini, ayrıca taşınmaz üzerinde yer alan ağaçların da eksik hesaplandığını, acele el koyma dosyasından bu durumun anlaşılabileceğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, arazi niteliğinde olduğunu, emsal kıyaslamasın hatalı olduğunu, bedelin yüksek belirlendiğini, kalan alanda değer kaybı olmayacağını, kamulaştırma bedelinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenler ile taşınmazın arta kalan kısmında değer kaybının daha fazla olduğunu, kamulaştırma bedelinin düşük hesaplandığını ve resen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 204 ada 42 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümünün konumu, yüzölçümü ve geometrik şekli, yol ile taşınmaz arasındaki kot farkı dikkate alındığında kalan alanda fazla değer kaybı olacağı gözetilmeden, kalan alanda %30 değer azalışı hesaplayan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalıların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyayı kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.