"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve davalı ... vd. vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili ve davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 182 (ifrazen 4137 ve 4138) parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalılar ..., ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; acele kamulaştırma bedelinin düşük belirlendiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda verimin düşük, üretim masraflarının yüksek belirlendiğini, taşınmaz üzerinde mevcut olan zeytin ve meyve ağaçlarının değer tespitinde dikkate alınmadığını, bu hususun nazara alınmasını ve taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; üzümün net gelirinin yüksek hesaplandığını, %25 objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, değer düşüklüğü oranının daha az olması gerektiğini, kamulaştırma bedeline faiz uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu ve idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... istinaf dilekçesinde; bazı sağlık nedenlerinden dolayı ilk kararı istinaf edemediğini, bedelin düşük belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmaz kapama bağ niteliğinde kabul edilip, gelir metoduna göre taşınmaza değer biçilmesinde, mahkemenin ilk kararını usulüne uygun tebligat yapılmasına karşın istinaf etmeyen davalı ... yönünden davacı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hakkı gözetilerek pilon yeri bedeli ile taşınmazda oluşan değer kaybı oranı esas alınarak irtifak hakkı karşılığının hesaplanmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Taşınmazın imar planına mesafesi gözetildiğinde objektif değer artışı uygulanması, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yerindedir. Davalı ...'in sağlık sorunları nedeniyle ilk kararı istinaf edemediğini ileri sürmesine karşılık, mahkemenin gerekçeli kararı ile istinaf dilekçesinin usulüne uygun şekilde adı geçene tebliğ edildiği, davalının sağlık durumunu belgeleyerek, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 95 inci maddesi kapsamında eski hale getirme talebinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Buna karşın, dava konusu 182 parselin ifrazı sonucunda oluşan 4138 parselin pilon yerine isabet ettiği anlaşıldığı halde maddi hata sonucunda 4137 parsel için tapu iptali ile idare adına tescile dair hüküm kurulması, mahkemenin ilk kararı ile davalılara derhal ödenmesine hükmedilen 106.840,12 TL ile acele el koyma bedeli arasındaki fark bedele mahkemenin ilk karar tarihine kadar, kamulaştırma bedeli ile 106.840,12 TL arasındaki fark bedele mahkemenin ikinci karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... temyiz dilekçesinde; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kapama bağ niteliğindeki Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 182 (yeni 4137 ve 4138) parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı ...'in tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Hüküm fıkrasında faiz başlangıç tarihinin hatalı gösterilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı ...’in tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; (B) bendinin (4) numaralı alt bendinde yer alan "18.06.2019" tarihinin çıkartılmasına yerine "28.06.2019" tarihinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalı ...'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.