Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14386 E. 2023/3346 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tescili davasında, belirlenen bedelin uygunluğu ve tescil işleminin yapılıp yapılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduyla değer biçilmesinin ve adil bir bedel belirlenmesinin doğru olduğu, tescil işleminin de hukuka uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekillerinin isitinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare ve davalılar ... vd. vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 1017 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ile göl alanı olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil idare lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği halde, yerel mahkemece müvekkil idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin mevcut Kanun hükümlerine aykırı olduğunu, verim miktarlarının ve ürün fiyatlarının resmi verilerin hilafına yüksek alındığını, buna karşılık üretim masrafları ile kapitalizasyon faiz oranı düşük alınarak dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin suni olarak yükseltildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, arazi için hesaplanan birim fiyatına %200 objektif değer artışı eklenerek kamulaştırma bedelinin yüksek hesaplandığını, taşınmazın önemli yerleşim yerlerine yakınlığının, ulaşım olanaklarının vs. kapitalizasyon faiz oranı belirlenirken nazara alınacak unsurlar olduğunu, bunlara bağlı objektif değer artışı yapılmaması gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava konusu arazinin kamulaştırma bedeli, yörede uygulanan "mutat münavebe" dikkate alınmadan hesaplandığını, kapitalizasyon faiz oranının %5 alınması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalılar Fahime Tapkan vd. vekili Avukat ... istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın etrafında bir çok tarihi eser bulunduğunu, taşınmazın turizm bölgesinde olduğunu, taşınmazın hali hazırda arsa potansiyeline sahip olduğunu, Hasankeyf ilçe merkezine çok daha uzak olan taşınmazlar için yapılan kıymet takdirlerinin mevcut dosyadaki değerlerden en az dört (4) kat daha fazla olduğunu, hatta bazı dosyalarda metrekare fiyatlarının 220,00 TL olarak tespit edildiğini mahkeme dosyalarıyla bu durumun sabit olduğunu, dava konusu taşınmazın, yapılan objektif değer artışına rağmen emsal taşınmazlara göre en az altı (6) kat daha değersiz kaldığını, en kötü emsal olabilecek taşınmaz Hasankeyf ilçesi 758 parsel sayılı taşınmaz olup bu taşınmazda %70 objektif değer artışı uygulandığını, dava konusu taşınmazın saydıkları özellikleri doğrultusunda ve değinilmeyen emsal fiyat araştırmaları nedeniyle değerinin çok çok düşük yazılması karşısında istinaf yoluna başvurmuştur.

3.Davalılar ... vd. vekili ... istinaf dilekçesinde özetle; müvekkillere ait olan taşınmazın etrafında bir çok tarihi eser bulunması, turizm bölgesi olması, ticari potansiyele ve iyi sağlık koşullarına sahip olması, Mardin karayoluna 250 metre yakın bir konumda olması, arsa potansiyeline sahip olması, Dicle nehrine yakın konumda olması dolayısı ile arsa olduğunu ve arsa olarak hesaplanması gerektiğini, bu özelliklere sahip olan bir taşınmazın tarla değil arsa olarak değerlendirilmesi gerektiğini, aynı bölgeden kamulaştırılan 697, 914, 903, 912, 914 parsel sayılı taşınmazların ... Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü tarafından kamulaştırıldığını ve anlaşma yapıldığını ve m²'ye 160-170 TL arasında fiyat belirlendiğini, bu parseller ile ilgili anlaşma tutanakları dosyada mevcut olduğunu, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin kararlarını sundukları, söz konusu kararların taşınmazların ya arsa olması gerektiği veya en az %200 oranında objektif değer artışı uygulanması gerektiği yönünde olduğunu, söz konusu 1017 parsel sayılı taşınmazın tarihi ve turistik Hasankeyf ilçesine yakın olması ve diğer şartları taşıması nedeni ile ya arsa olarak değerlendirilmesi gerektiğini veya objektif değer artışının en az %200-300 oranında uygulanması gerektiğini, ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu, ancak belirlenen kamulaştırma bedelinin derhâl ödenmesi ve faiz yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1017 parsel sayılı dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline, göl alanı olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare ve bir kısım davalılar ... vd. vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalı ...'dan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.