Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14777 E. 2023/3752 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davasında, taşınmazların niteliğinin kuru tarım arazisi mi yoksa sulu tarım arazisi mi olduğuna ve buna bağlı olarak belirlenecek kamulaştırma bedelinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların kuru tarım arazisi olduğuna dair İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalıların sulu tarım arazisi iddiasını destekleyen delillerinin yetersizliği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın bir kısım davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 142 ada 108 ve 109 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; değerlendirmede esas alınacak münavebe ürünlerinin farklı ilçelerden de sorularak hesaplama yapılmasını, emsal satışların da istenilmesini, taşınmazın niteliklerine göre daha yüksek objektif değer artışı uygulanmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalılar ... ve diğerleri vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların kuru arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, komşu parsellerin sulu arazi olarak değerlendirildiğini, taşınmazların gerçek değerinin altında değer belirlendiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar ... ve diğerleri vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların kuru arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, yan yana olan ve devamlı olarak sulu tarım yapılan taşınmazların birinin kuru diğerinin sulu tarım arazisi olarak değerlendirilmesinin hayatın olağan akşına aykırı olduğunu, kuru arazi olarak değerlendirilmesinin açıkça hak kaybına neden olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazların kuru tarım arazisi niteliğinde olduğu, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün verilerinin dosya içerisinde bulunduğu, bilirkişi kurulunca bu verilere göre ve kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazlara uygun münavebe ile net gelirine göre değer biçilmesinin ve bilirkişi raporunda yazılı özellikleri dikkate alınarak objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olduğu değerlendirilmiş ayrıca, davalı vekilince arazinin sulu olduğuna dair bir itiraz ileri sürülmüş ise de ek raporda bu hususun açıklayıcı bir biçimde tartışıldığı ve kuru arazi tespitinin uygun olduğu, davalı vekilince sunulan makbuzların ise taşınmaz bilgisi taşımadığı gibi, dava tarihinden sonrası olan 2019 yılı tarihine ait olduğundan itibar edilemeyeceği kanaatine varılmakla, davalı vekilinin bu yöndeki itirazı da haklı görülmemekle birlikte, yasal faiz bitiş tarihi ve 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesiyle 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin değiştirilen sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesi, 27.11.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile iptal edildiğinden üçer aylık vadeli hesaba bloke edilen ve karar kesinleştiğinde ödenmesine karar verilen kamulaştırma bedelinin işlemiş nemalarıyla birlikte davalıya derhal ödenmesi yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalılar ... ve diğerleri vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalılar ... ve diğerleri vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesi ve dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bir kısım davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... vd. İle davalı ... vd.'den peşin alınan temyiz harçlarının hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.