"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı ... vekili yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili ile bir kısım davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, bir kısım davalı vekili Av. ... tarafından İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesince yeniden kurulan hükümde bir kısım davalı aleyhine düzeltilen hususlarla sınırlı olarak temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 13227 ada 47 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ve vekillerinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu, emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmaz ile benzer niteliklere sahip olmadığını, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olarak yapılmadığını ileri sürmüştür.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin düşük olduğunu, taşınmazın konumu itibarıyla kıymetli bir bölgede yer aldığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği ve üzerindeki yapının değerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yayımladığı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe göre tespit edilmesinin uygun olduğu, değerlendirmede esas alınan emsal taşınmaz satışının aynı bölgedeki kesinleşen kamulaştırma davalarında kullanıldığı ve belirlenen metrekare birim bedelinin de bu davalarda belirlenen metrekare birim bedelleri ile uyumlu olduğu belirtilerek, davacı idare ve davalı ... vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davalı ... yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile faiz başlangıç tarihine ilişkin bent düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
2. Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yeniden esas hakkında hüküm kurulduğu halde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uygun vekâlet ücretine hükmedilmediğini, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığına göre her bir davalı lehine ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre bir kısım davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tespit edilen 343.086,70 TL kamulaştırma bedelinin ilk kararla ödenmesine hükmedilen 199.930,00 TL’lik kısmı için kararın dava tarihinden itibaren dört aylık süre içinde verildiği dikkate alınarak faize hükmedilmemesi, ikinci kararla ödenmesine hükmedilen 22.140,00 TL fark bedele 08.01.2019 tarihinden ikinci karar tarihi olan 01.12.2020 tarihine kadar, bakiye 121.016,70 TL fark bedele ise 08.01.2019 tarihinden İlk Derece Mahkemesinin son karar tarihi olan 03.06.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, tüm bedele son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi doğru değildir.
3. Dava aynı hukukî sebepten kaynaklandığından kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine tek vekâlet ücretine karar verilmesi gerekirken farklı vekille temsil edilen davalılara ayrı ayrı vekâlet ücreti takdir edilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Bir kısım davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı idare vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin dördüncü paragrafında yer alan "kamulaştırma bedeline davanın açılma tarihinden dört ay sonraki gün olan" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine "kamulaştırma bedelinin ilk kararla ödenmesine hükmedilen 199.930,00 TL'lik kısmı için kararın dava tarihinden itibaren dört aylık bir süre içinde verildiği dikkate alınarak faize hükmedilmemesine, ikinci kararla ödenmesine hükmedilen 22.140,00 TL fark bedele davanın açılma tarihinden dört ay sonraki gün olan 08.01.2019 tarihinden ikinci karar tarihi olan 01.12.2020 tarihine kadar, bakiye 121.016,70 TL fark bedele ise" ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin davalılar lehine vekâlet ücretine ilişkin onuncu ve onbirinci paragraflarının tümüyle hükümden çıkartılmasına, yerine "Kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacı idareden alınarak, vekille temsil olunan davalılara verilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.