"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 Sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 252 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece 25.03.2011 tarihli ve 2009/21 Esas, 2011/55 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 25.03.2011 tarihli ve 2009/19 Esas, 2011/55 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 09.06.2014 tarihli ve 2014/8750 Esas, 2014/10023 Karar sayılı bozma ilâmı ile bilirkişi kurulunca somut emsal alınan taşınmazın satış akit tablosunda 325 m² iken 455 m² kabul edilmesinin doğru olmadığı gibi, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun (3194 Sayılı Kanun) 18 inci maddesi gereği düzenleme ortaklık payının düşülmemesi, tapu kaydındaki ipoteğin kamulaştırma bedeline yansıtılmaması ve dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece 20.01.2015 tarihli ve 2014/633 Esas, 2015/34 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin yüksek olduğunu, üç tane rapor alındığı halde dava tarihine göre yapılan değerlendirme de her seferinde bedelin arttığını ve hepsinin objektiflikten uzak olduğunu, idarenin yaptırmış olduğu tespitin resen gerçekleştirildiğini, bahse konu taşınmaz konumu itibari ile ticari cazibesini kaybetmiş, şehrin akıcı ve hareketli bölgeleri dışında kaldığından bedelin yüksek belirlendiğini, her ne kadar tekrardan bir düzenleme yapılmış ve 33.789,37 TL bedel tespit edilmiş olsa da bu konuda müvekkil idarenin kıymet takdiri olan 22.985,00 TL esas alınarak karar verilmesi gerekirken son rapora göre karar verilmesinin bozmayı gerektirdiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın şehrin çarşısında, imarlı, cadde üzerinde olduğunu, taşınmazın dükkan vasıflı olup değerinin çok üzerinde olduğunu, imarlı olduğu için düzenleme ortaklık payı oranının zaten düşülmüş olduğunu, tekrar düzenleme ortaklık payı oranının düşülmesinin hukuka aykırı olacağını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı ... ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri.
3. 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 252 ada 5 parsel sayılı taşınmazın zemininin 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki diğer temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Mahkemece tespit edilen bedele ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar tarihine kadar faiz işletilmesi doğru görülmemiştir.
5. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesinin 7 nci bendi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Nevşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/633 Esas, 2015/34 Karar sayılı kararının;
a) 4 üncü bendinde yazılı "karar tarihine kadar" ibaresinin çıkarılmasına, yerine "ilk karar tarihi olan 25.03.2011" tarihinin yazılmasına,
b) Davacı idare lehine düzenlenen vekâlet ücretine ilişkin 9 uncu bendinin tamamen hükümden çıkarılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.