Logo

5. Hukuk Dairesi2022/15274 E. 2023/1798 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedeli ile bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 10.11.2022 tarihli ek karar ile davacı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı idare tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de 15.04.2022 tarihli ve 31810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2021/34 Esas, 2022/21 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesinin “kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davalar” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği gözetildiğinde; temyiz yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi için de aynı hususun uygulanması gerektiğinden 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen miktar itibarıyla kesinlik sınırına bakılmaksızın temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesinin 10.11.2022 tarihli ve 2022/1938 Esas, 2022/2343 Karar sayılı ek kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 965 ada 7 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin bu taşınmazı üzerinde bulunan hayvan damı, tavuk kümesi, konut, ağaçlar ve kardeşine ait 965 ada 6 parseldeki birbiriyle sınırdaş taşınmaz ile birlikte tarım ve hayvancılık yapmak amacıyla çok büyük bir tesis ve işletme olarak kullandığını, kamulaştırmanın müvekkilinin faaliyetine engel olacağı için kamulaştırmayı istemediğini, taşınmazın değerli bir arazi olduğunu, üzerinde son derece modern bir hayvan damı bulunduğunu, taşınmaz üzerinde müvekkilinin zaman zaman ikamet ettiği toplamda 65 m² alana sahip, tek katlı ev bulunduğunu, taşınmazda 25 tane erik ve 10 tane zeytin ağacı bulunduğunu, sondaj kuyusu bulunduğunu, elektrik hattı bulunduğunu, taşınmazın şehre sadece 1 km mesafede bulunduğunu, asfalt yola cephesi bulunduğunu, kamulaştırılan alan dışında kalan kısımda müvekkilinin büyük kayıpları olduğunu, yüksek gerilim direklerinden dolayı hem görüntü kirliliği hem de elektrik tellerinin yaydığı radyasyon hem de arazinin hayvancılık ve tarımsal faaliyetlerini engelleyeceği ve bundan dolayı değerinde bir azalma meydana geleceğini, taşınmazın buna göre değerinin tespit edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararında belirtilen münavebe ürünlerinin uygulanmadığını, %30 objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, değer düşüklüğü oranının daha az olması gerektiğini, yapı ve muhdesat değerlerinin dikkate alınmasının ve ağaç bedellerinin yüksek hesaplanmasının doğru olmadığını, tespit edilen kamulaştırma bedeli ile idarenin kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedel arasında fahiş fark bulunduğunu, tespit edilen bedele faiz işletilmesinin yerinde olmadığını, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; taşınmazın özelliklerine göre bedelin düşük belirlendiğini, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla alınmak suretiyle hatalı hesaplandığını, objektif değer artış oranının düşük belirlendiğini, değer azalışının düşük belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arazi olarak nitelendirilmesi doğru olduğu gibi, ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden sulu tarım için mutad olarak uygulandığı bildirilen buğday, dane mısır, domates ve pamuk münavebesine göre değerlendirme yapılması, maliyet cetvelinde yer alan üretim giderinin brüt gelirin %50'sine yakın olması halinde ekonomik tarımdan bahsedilemeyeceğinden, üretim giderinin brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması, taşınmazın bulunduğu bölgeden Yargıtay denetiminden geçen dosyalarda objektif değer artışının % 50 uygulanması, taşınmaza sulama niteliği kazandıran sondaj kuyusu bedelinin hesaplamaya alınmaması hususları dikkate alınarak kamulaştırma bedelinin tespiti ve faiz bitiş tarihi yönünden 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılan bedele ayrıca faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, %50 objektif değer artışı uygulamak suretiyle kamulaştırma bedelinin yüksek hesaplandığını, irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğü oranının yüksek belirlendiğini, münavebeye esas alınan ürünlerin veriminin yüksek, üretim giderlerinin düşük, kapitalizasyon faiz oranının az alındığını, münavebe ürünlerinde domates, pamuk gibi geliri yüksek ürünler alındığını, taşınmaz üzerindeki muhdesatlar enerji nakil hattından olumsuz etkilenmediği halde yapı ve muhdesatların değerinin hesaplamada dikkate alınmasının doğru olmadığını, ayrıca muhdesat bedellerinin yüksek hesaplandığını, idare lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 965 ada 7 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 10.11.2022 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.