"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret/Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 317 parsel sayılı taşınmazdan ifraz olan 559 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa olup olmadığının araştırılması gerektiğini, kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı olacağını ve yargılama sonucunda tespit edilecek bedele kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için yüksek bedel belirlendiğini, davacı idare yararına da vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin kararının aleyhe olan kısımların kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa vasfında değerlendirilmesi gerekirken yerel mahkeme tarafından tarım arazisi olarak ele alındığını, tespit olunan arazi değerinin de düşük olduğunu, ilçe tarım verilerinin esas alınmamasına yönelik Yargıtay kararlarının bulunduğunu, çevre il ve ilçe verileri getirtilip ortalamasına göre değer tespiti gerektiğini, bilirkişi heyetinin tarım verilerini kendileri aleyhine olacak şekilde değerlendirdiğini, ürün maliyetlerinin, brüt gelirlerinin 1/3'ünden fazla olamayacağını, kapitalizasyon faiz oranının %3 olması gerektiğini, %20 oranındaki objektif değer artışı yetersiz olup en az %300-500 oranında objektif değer artışı uygulanması gerektiğini, kamulaştırma nedeniyle yapılan yolun taşınmazı ortadan ikiye böldüğünden kalan kısımlardaki değer düşüklüğünün de kamulaştırma bedeline ilâve edilmesi gerektiğini, bakiye 338,80 TL bedelin derhâl ödenmemesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının itirazları doğrultusunda kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/1000'lik imar planı kapsamında yer almadığı, yerleşim yerleri ve meskun sahanın yakınında olmadığı gerekçesi ile tarım arazisi vasfında kabul edilerek taşınmaz üzerinde yörede mutad münavebe ürünleri seçilmek suretiyle 2942 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınarak bedel tespit edildiği, yapılan bu değerlendirmenin usule ve yasaya uygun olduğu, bilirkişi raporundaki niteliklerine göre %4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanmasının yerinde olduğu, münavebe ürün maliyetlerinin, brüt gelirlerinin 1/3'ünden fazla olamayacağı itirazının da yersiz olduğu, bu husustaki Yargıtay 5. Hukuk Dairesi içtihatları incelendiğinde istisnai durumlarda bölgedeki rayiç değerin hakkaniyetli biçimde belirlenmesine yönelik olarak 1/3 kuralının uygulandığı, bu uygulamanın da bazen 1/3'ünden fazla olamayacağı, bazen 1/3'ünden az olamayacağı, bazen de 1/3 oranında alınmasına yönelik kararlar verildiği, bunun dışında kural olarak il veya ilçe tarım verilerindeki değerlerin aynen alınması gerektiği ve aynı bölgeden denetimden geçen dava dosyaları dikkate alınarak dava konusu taşınmaza %25 oranında objektif değer artışı uygulanması gerektiği değerlendirilerek kamulaştırmaya esas birim değerin resen hesaplanması sonucu 65,00 TL/m² bedel tespit edildiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin de yerinde olduğu, davalı tarafın kamulaştırmadan arta kalan taşınmaz bölümlerinde (558 ve 560 No.lu parsellerde) değer düşüklüğü olacağına ilişkin istinaf sebebinin incelenmesinde, 558 No.lu parselin 1.845,01 m², 560 No.lu parselin ise 3.530,56 m² yüzölçümüne sahip olduğu görülmekle 560 No.lu parselin yüzölçümünün miktarı ve geometrik yapısı nazara alındığında ekonomik verimlilik yönünden herhangi bir değer düşüklüğünün oluşmayacağı, 558 No.lu parselde ise %5 oranında değer düşüklüğü meydana geleceği kanaatine varılarak Bölge Adliye Mahkemesince resen yapılan hesaplamalar sonucu toplam kamulaştırma değeri 322.969,50 TL tespit edilerek davacı idarenin istinaf isteminin reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile aynı bölgeden intikal eden ve Dairemizin 2021/9354 Esas sayılı ilâmı ile denetimden geçen Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2018/1557 Esas, 2020/1037 Karar sayılı dava dosyasında aynı kamulaştırma kapsamında, aynı mahallede bulunan ve dava konusu taşınmaza komşu olup benzer özellikteki 554 parsel sayılı taşınmaza %50 oranında objektif değer artışı uygulandığı dikkate alındığında, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %50 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedele hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine;
2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.