"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.03.2017 Tarihli ve 2017/133 Esas, 2017/141 Karar Sayılı Kararı
Davaya konu asıl borcun, davalı şirketin iflasından önce doğmuş olduğu ve davanın da iflas kararından sonra açılmış olması nedeni ile, davacının alacağını iflas eden davalı şirketin iflas masasına kaydettirmesi ve bunun sonucuna göre gerektiğinde sıra cetveline itiraz yolu ile istemesi gerektiği, bu nitelikteki davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu, iflastan sonra açılacak sıra cetveline itiraz davalarının iflas kararı veren mahkemede görüleceği, bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle görevsizlik kararı ile birlikte iflas kararını veren görevli ve yetkili Ankara Ticaret Mahkemesine dosyanın doğrudan gönderilmesinde yasal bir engel bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmiştir.
B. Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.07.2021 Tarihli ve 2021/415 Esas, 2021/574 Karar Sayılı Kararı
Dava konusu alacağın iflas alacağı ve masa borcu değil, iflas tarihinden sonra doğan genel nitelikli alacak olduğu, davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 5 inci maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra açıldığı, buna göre Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret Mahkemeleri arasında görev ilişkisinin bulunduğu, davacının tacir olmadığı, buna göre davanın nispi ticarî dava olmadığı, Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
C. Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2022 Tarihli ve 2022/215 Esas, 2022/164 Karar Sayılı Kararı
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 6 ncı maddesine göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yeri mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının rücuan tahsili istemine ilişkindir.
B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukukî dayanağı, 6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.
2. 6100 sayılı Kanun'un “Genel yetkili mahkeme” başlıklı 6 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
3. 6100 sayılı Kanun'un "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19 uncu maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkrası şöyledir:
“(2)Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.
(3)Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir.
"(4)Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.”
C. Değerlendirme
Somut olayda, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının rücuan tahsili davalarında yetkinin kesin olmadığı, davanın İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, mahkemece resen yetkisizlik kararı verildiği, ancak davalının yetki itirazında bulunmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı yer olan İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesince sonuçlandırılması gerekmektedir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.