Logo

5. Hukuk Dairesi2022/15542 E. 2023/4744 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, fazlaya ilişkin hak saklı tutularak açılan kısmi davanın kesinleşmesinden sonra, kalan bedelin tahsili için açılan davanın kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kısmi dava açılmasına imkan veren 6100 sayılı HMK’nın 109. maddesi ve kesinleşmiş ilk davanın sonucu gözetilerek, kalan bedelin tahsili isteminin kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1017 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece el atılması sonucu fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL'lik açtıkları kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan tazminat davasının ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/500 Esas, 2018/117 Karar sayılı kararı ile hüküm altına alındığını, davada fazlaya dair haklarını saklı tutulmak kaydıyla toplam tazminat miktarının 189.521,29 TL olarak belirlendiğini, bahse konu kararın istinaf incelemesi sonrası Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini belirterek 184.521,29TL tazminatın ilk dava tarihi olan 31.10.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin ilk dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı şekilde tesis edildiğini, davacı tarafça usulüne uygun olarak yapılmış uzlaşma başvurusunun bulunup bulunmadığı araştırılmadan davanın kabulüne karar verilmesinin usule aykırı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber hükme esas alınan bilirkişi raporu hatalı değerlendirmeler içermekte olduğunu, bedelin yüksek takdir edildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın esasına etkili ve davanın çözümünü sağlayacak tüm delillerin İlk Derece Mahkemesi tarafından dosya arasına alınması ve kesinleşen ilk dava dosyasındaki bilirkişi raporundaki kamulaştırmasız el atma nedeniyle belirlenen tazminata dayalı olarak 184.521,29 TL fark bedel üzerinden ek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesini tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli asıl davada tazminat bedelinin saklı tutulan kısmının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun’un “Kısmi Dava” kenar başlıklı 109 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir;

“Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.”

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/500 Esas ve 2018/117 Karar sayılı dosyasında; dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 1017 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 5.000,00 TL tazminatın davalı idareden tahsilinin talep edildiği, taşınmazın 31.10.2016 değerlendirme tarihi itibarıyla davacı payına düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 189.521,29 TL olarak tespit edilerek ıslah yapılmadığından davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL bedelin yasal faizi ile birlikte davacı hissesi oranında davalı idareden tahsili ile davacı adına olan hissenin iptali ile davalı idare adına tesciline karar verildiği, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2018/1125 Esas, 2019/921 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle yeniden esas hakkında kurulan hükmün, davalı idarenin temyizi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 25.06.2020 tarihli ve 2019/8928 Esas, 2020/6328 Karar sayılı ilâmı ile onanarak 25.06.2020 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın kesinleşen davada hesaplanan bakiye alacak için açıldığı anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.