"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacılar ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin başvurunun esastan reddine, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez.
Davacı için hüküm altına alınan ve temyize konu edilen ecrimisil bedelinin, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; taraf vekillerinin temyiz isteminin ecrimisil yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraf vekillerinin tazminat istemi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 204 ada 7 parsel sayılı taşınmazın imar uygulama planında kısmen yol, kaldırım ve kanal olarak görüldüğünü, davalıların yaklaşık 25 yıldır yol, kaldırım ve kanal olan yere kamulaştırmasız fiilen el attıklarını, belirlenecek tazminatın ve hesaplanacak ecrimisil bedelinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını, dava konusu taşınmazda yapılan imalatların ... tarafından gerçekleştirildiğini, husumet itirazında bulunduklarını bildirmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkinin davalı idareden ... Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğüne geçtiğini, sorumluluğun davalı belediyeye ait olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... aleyhine açılan davanın usulden reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kabulü ile taşınmazın yol, kanal ve kaldırım yapılmak suretiyle el atılan bölümlerinin bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile davalı ... idare adına tesciline ve terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın istinaf talebinin reddinin gerektiğini, mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda taşınmaz değerinin düşük belirlendiğini, konumu gereği taşınmazın çok daha değerli olduğunu, davacılar için vekâlet ücretinin alacak miktarları üzerinden ayrı ayrı hesaplanması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafça talep edilen bedelden fazlasına hükmedildiğini, müvekkili idarenin eldeki davada taraf sıfatının bulunmadığını, sorumluluğun diğer davalı ... Genel Müdürlüğüne ait olduğunu, denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu ile birim değerin yüksek belirlendiğini, emsal karşılaştırmasının hatalı yapıldığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 204 ada 7 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırılması yapılmak suretiyle taşınmazın yol, kanal ve kaldırım yapılmak suretiyle el atılan bölümlerinin bedelinin davalı ... Başkanlığından tahsilinin yerinde olduğu, davalı ... Genel Müdürlüğü hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilmesinin doğru olduğunu belirterek davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile karara esas alınan 24.12.2019 havale tarihli ek bilirkişi raporunda, her bir davacı açısından tazminat miktarı 260.329,15 TL olarak hesaplanmış ve davacı tarafça bu miktarlar üzerinden bedel artırılarak eksik harç ikmal edilmiş iken İlk Derece Mahkemesinde sehven asıl raporda belirlenen miktarlar üzerinden hüküm kurulması hatalı olduğundan hüküm bu husustan düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'un (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 204 ada 7 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar ve davalı ... vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
4.İlk Derece Mahkemesince; taşınmazdan geçen su kanalının içme suyu ya da atık su kanalı olmadığı, kenarları duvar ve zemini beton olan dere yatağı şeklinde olup içme suyu, atık su ya da endüstri suyu ile herhangi bir alakasının bulunmadığı, anılan kanalın taşkın ve koruma amaçlı yapılmış dere yatağı ıslahı olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek davalı ... Genel Müdürlügüne karşı açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesince de; dava konusu taşınmaz üzerinde davalı ... Genel Müdürlügü tarafından yapılan bir çalışma bulunmadığı, sorumluluğun ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait olduğunun belirtildiği, dosya arasında bulunan ... Genel Müdürlügünün 31.07.2018 tarihli cevabı yazısında ise; taşınmazın içerisinden dere yatağı niteliğindeki Kavaklı deresinin geçtiğini, derenin yönünün değiştirilmesi için çalışma yapılmadığını, derenin aktif yatağına uygun şekilde ıslah yapıldığının belirtildiği anlaşılmış olup taşınmazdan geçen kanaldan hangi idarenin sorumlu olduğu hususu yeterince araştırılıp tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davacı ve davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.