Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16184 E. 2023/5026 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve ecrimisil talebiyle açılan davada, taşınmazın değerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, taşınmazın değerinin belirlenmesinde gelir yöntemini kullanarak, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ve %4 kapitalizasyon oranını uygulamasını uygun bulması, bilirkişi raporuna ve dosya kapsamına uygun değerlendirme yapması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ve ecrimisile ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 116 ada 44 parsel (ifrazen 116 ada 139 parsel) sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza müvekkili idare tarafından el atılmadığını, el atılıp atılmadığının ya da ne kadarlık kısmına el atıldığının yapılacak keşif neticesinde belli hale geleceğini, bu nedenle öncelikle keşif yapılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın kabulüne ve el atma tazminatının ile ecrimisilin davalı taraftan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için asıl ve birleştirilen dava tarihleri itibarıyla belirlenen değerin düşük olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; üretim masraflarının brüt gelirin %50’si oranında alınması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı idarenin kamulaştırma kararı olmaksızın dava konusu taşınmaz üzerinde yol yapmak suretiyle taşınmaza fiilen el attığı, bu yere ilişkin kamulaştırma işleminin yapılmamış olması karşısında el koymanın mevcut olduğunun kabulü ile dosya kapsamındaki tüm belgelere göre mahkemece ilgili yerlerden yapılan araştırmalar sonunda tarım arazisi vasfında olan dava konusu taşınmaza ilişkin hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre arazi olarak değerlendirilip, aynı bilirkişi kurulunca arazi niteliğinde olan taşınmazın değeri konusunda 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin (f) bendinde belirtilen gelir metoduna göre değerlendirme yapılmasında, yine aynı bilirkişi kurulunun hükme esas alınan raporlarında taşınmazın getireceği net geliri belirlerken İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından bildirilen verim miktarı ve fiyatlara ilişkin değer kriterleri kapsamı içerisinde kalınarak hangi nedenle % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranının uygulandığı hususunu gerekçeli olarak açıklamalarında ve objektif değer artışı hesaplanmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, ayrıca dava konusu taşınmazın belirlenen değerine yönelik hesaplama yöntemleri itibarıyla bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen raporun dosya kapsamına ve kanuna uygun olması gerekçesi ile davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş; ayrıca tapu kaydındaki takyidatların bedele yansıtılmasına karar verilmediğini, hükme esas alınan raporun denetime açık hüküm kurmaya elverişli olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili ile ecrimisil hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.