"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 101 ada 4903 parsel sayılı Hazinenin malik olduğu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaza girmek üzere davacı idareye izin verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kıymet Takdir Komisyonu tarafından tespit bedelin çok düşük olduğunu, kamulaştırma bedelinin tespitinde taşınmazın zengin bitki toprak yapısına sahip olduğunu, taşınmazın Sorgun Mahallesine yakın olduğunu belirterek taşınmazın gerçek değerinin tespit edilerek karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, ... İlçe Tarım Müdürlüğü verileri esas alınarak ve üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla olamayacağının kabulü ile ağaç bedeli ile ruhsatsız yapıların asgari levazım bedelinin toplam 248.507,10 TL olarak tespitine, tespit edilen bedelden ilk karar ile hükmedilen 214.671,00 TL'nin mahsubuyla bakiye 33.836,10 TL'nin kararın kesinleşmesi ile beraber davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idarenin harçtan muaf olduğunu, kapitalizasyon faizinin hatalı belirlendiğini, kapama elma ve şeftali bahçelerinin değeri hesaplanırken kullanılan yöntemin hatalı olduğunu, ilk 6 yılın tesis dönemi olarak belirlenerek bu dönemde yapılan masraf karşılığında gelir elde edilmediğinin dikkate alınmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ağaç yaşları belirtilmeden hesaplama yapıldığını, taşınmazda bulunan ağaçların verim çağına gelip gelmediğinin araştırılması gerektiğini, hükme esas alınan raporda elma bahçesi için ... ve çevre il ve ilçe verileri esas alınırken şeftali ve ceviz için ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin esas alınmasının hatalı olduğunu, 2016 yılının ekstrem bir yıl olduğuna dair bilirkişi raporlarında bir ibare bulunmadığı hâlde çevre il ve ilçe verilerinin kullanılmasının hatalı olduğunu, masrafların brüt gelirin 1/3'ü oranında alınmasının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin her mevsim sulamaya elverişli olmayıp sulu arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu ve bedelin yüksek belirlendiğini, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; idarenin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığını, idarece düzenlenen kıymet takdir raporunda taşınmazın bedelini düşük belirleyerek dava açılmasına sebebiyet veren idare lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, ancak davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kamulaştırma bedeline eksik faiz işletildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın sulu kapama karışık meyve bahçesi niteliğinde olduğunun tespiti karşısında 2016 yılına ait İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ile aynı yıla ait Yapı Yaklaşık Birim Maliyet değerlerinin esas alınarak kapitalizasyon faiz oranının %4 alınıp inşai muhdesatın asgari levazım değeri ile taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların kaim değeri toplamının kamulaştırma bedeli olarak hüküm altına alınması gerekirken, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması sonucu hesaplanan 248.507,10 TL'nin hüküm altına alınmasının isabetsiz olduğu, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin aynı proje kapsamındaki taşınmazlara yönelik elma ürünü değerinin Mersin, Tarsus, Aydıncık ve Çamlıyayla il ve ilçe ortalamasına göre 56,03 TL/m² olarak tespiti hususundaki vermiş olduğu kararlar nazara alındığında, (Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 25.04.2022 tarihli ve 2021/9102 Esas, 2022/7471 Karar sayılı kararı) bilirkişi heyetlerinden alınan tüm rapor ve ek raporlar incelenip değerlendirildiğinde 07.12.2018 tarihli heyet raporu ile 04.02.2019 tarihli aynı heyetçe düzenlenen ek raporun ve ayrıca yine aynı heyetçe düzenlenen 09.04.2019 tarihli ikinci ek raporun (B) harfi ile gösterilen seçeneğinde yapılan hesaplamaların yargısal ve bilimsel ilkelere uygun düzenlendiği, elma ürünü m² birim değerinin 56,03 TL alınması sonucu toplam kamulaştırma bedelinin 176.444,00 TL olarak hesaplandığı ve bu miktarın hükme esas alınması gerektiği, 2016 yılına ait İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ile raporların uyumlu olduğu, taşınmazın sulu vasıfta olduğunun gerekçeli biçimde değerlendirildiği, elma ürününe ait gelir hesaplamasında değişik il ve ilçe verileri ortalamasının esas alınmasının Yargıtay 5. Hukuk Dairesi içtihatlarına uygun olduğu, ürünlerin maliyet ve gelir oranları hususunda ayrıksı bir durum olmadığı sürece İl ve İlçe Tarım verilerindeki maliyet ve gelir rakamlarının aynen alınıp uygulanması gerektiği, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğru ise de davacı idare harçtan muaf olduğundan başlangıçta yatırmış olduğu harçların davacıya iadesi hususunda hüküm kurulmaması hatalı olduğu gibi maliyet-gelir hususunda 1/3 oranının uygulanması neticesi davacı idareden fazladan kamulaştırma bedeli alınmasının isabetsiz olduğu, davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiği hâlde davalı lehine vekâlet ücreti verilmemesinin isabetsiz olduğu, ayrıca davalı taraf aleyhine eksik faiz işletildiği anlaşılmakla davalı vekilinin bu hususlara yönelik istinaf sebepleri doğru bulunarak taraf vekillerinin bir kısım istinaf sebeplerinin kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin 176.444,00 TL olarak tespiti ile idarece fazla depo edilen bedelin iadesine, davacı ... Müdürlüğüne dava konusu Sorgun Mahallesi 101 ada 4903 parsel sayılı taşınmaz üzerinde çalışmak üzere izin verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiş, ayrıca hatalı veriler esas alınarak yüksek bedel belirlendiğini, suyun kaynağı ve arazinin sulama şekli hakkında bilgi vermeden ve taşınmazın diğer niteliklerini açıklamadan kapitalizasyon faizinin %4 olarak belirlendiğini, yasal faiz başlangıç tarihinin hatalı belirlendiğini, istinaf sebeplerinin dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bina bedelinin hatalı tespit edildiğini, binaya ilişkin imar barışı kapsamında yapı kullanım izni alınıp alınmadığı hususunda Mersin Valiliğinden sorulmadan eksik incelemeyle karar verildiğini, ağaç bedelinin hatalı hesaplandığını, ek rapor alınmak suretiyle taraflarca ve mahkemece geçersiz kabul edilen raporun hükme esas alındığını, istinaf sebepleri dışına çıkıldığını, aynı kamulaştırma kapsamında Yargıtay 5. Hukuk Dairesi tarafından kapama elma bahçesinin metrekare birim bedelinin 56,03 TL olarak tespit edilmesine karşın Bölge Adliye Mahkemesince kapama elma bahçesi m² birim değeri 22,74 TL kabul edilerek karar verildiğini, masrafların brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması gerektiğini, dava konusu taşınmaza yakın mesafede bulunan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/273 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda kapama şeftali bahçesinin metrekare birim bedelinin 64,40 TL olarak belirlendiğini, ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ile kapama elma bahçesinin metrekare birim bedelinin 1,20 TL hesaplandığını, ... verileri dahil edilmeden Tarsus, Aydıncık, Çamlıyayla ve Mersin verileriyle kapama elma için metrekare birim bedelinin 56,03 TL olduğunu, 2016 yılı ... verilerinin gerçeği yansıtmadığını, enkaz bedelinin mahsup edilmesi ve objektif değer artışı uygulanmamasının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu, 11 inci ve 19 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların, bayındırlık resmî birim fiyatları nazara alınıp yıpranma payı, müteahhit kârı ve işçilik ücreti düşülerek, 2942 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinin son son fıkrası uyarınca asgari levazım bedeline hükmedilmesi doğru olduğu gibi; kısmen kapama elma, kısmen kapama şeftali ve kısmen kapama ceviz bahçesi niteliğindeki dava konusu taşınmazın sulu arazi net gelirine göre belirlenen zemin bedelinin, kapama meyve net gelirine göre belirlenen bedelden mahsup edilmek suretiyle ağaçlara ve sınırda bulunan kavak ağaçlarına maktuen değer biçilmesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.