"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalılar yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 104 ada 28 parsel (ifrazen 104 ada 91 ve 92 parsel) ile 104 ada 36 parsel (ifrazen 104 ada 96 parsel) sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin düşük olduğunu, taşınmazların arsa vasfında değerlendirilmesi gerektiğini, aksi yönde kanaat oluşursa taşınmazların kapama karışık meyve bahçesi olarak kabul edilerek en yüksek oranda kapitalizasyon faizinin uygulanmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; son beş yıllık erik ve elma ürünü verileri incelendiğinde geçmiş yıllara oranla büyük değişim olduğunu, bu nedenle hem verim miktarında hem de fiyatta son beş yılın ortalamasının alınmasının daha hakkaniyetli olacağını, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3’ü oranında alınmasının hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının %5 olarak kabul edilmesi gerektiğini, arazinin sulama kaynağı ve yeterliliği araştırılmadan sulu arazi olarak sayıldığını, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
2.Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için belirlenen bedelin düşük olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla bedelin daha da düşürülmesine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, kamulaştırmadan arta kalan kısımlarda %100 oranında değer azalışı meydana geldiğini, taşınmazların bütünlüğünün bozulması sebebiyle bu kısımların da bedeline hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kapama erik ve elma bahçesi vasfındaki taşınmazlara dava tarihinde geçerli olan resmi veri listesi esas alınarak, yöre koşullarına uygun münavebe ürünleri seçilmek suretiyle, sulu arazi için % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanarak net gelir yöntemine göre değer biçilmesinin isabetli olduğu, ancak değerlendirme yapılırken 2019 yılına ait resmi veri listesindeki verim miktarının esas alınması gerekirken, yıllara göre verimde olağanüstü farklılık olmamasına rağmen istisnai durumlarda uygulanabilen son beş yıla ait verilerin ortalamasının alınmasının doğru bulunmadığı, bu nedenle dosyada mevcut 08.06.2020 havale tarihli ikinci ek rapora göre Dairece hüküm kurulmak suretiyle fazla yatırılan bedelin iadesine karar verildiği belirtilerek, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davalılar yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
2.Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Kapama erik ve kapama elma bahçesi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 104 ada 28 parsel (ifrazen 104 ada 91 ve 92 parsel) ile 104 ada 36 parsel (ifrazen 104 ada 96 parsel) sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net meyve geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3.Buna karşın; dava konusu 104 ada 91 ve 92 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırılması sonrası arta kalan 104 ada 93 ve 94 parsel sayılı taşınmazların geometrik durumu, yüzölçümü ve kamulaştırmanın amacı nazara alındığında bu kısımların kullanılamaz hale geldiği anlaşıldığından, bu bölümlerin tamamının bedeline hükmedilmesi gerektiği, dava konusu 104 ada 96 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılması sonrası arta kalan 104 ada 97 parsel sayılı taşınmazın geometrik durumu, yüzölçümü ve kamulaştırmanın amacı nazara alındığında ise bu kısımda değer azalışı oluşacağının kaçınılmaz olduğu gözetilmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının BOZULMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.