"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... köyü (eski 672 parsel) yeni 225 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kamulaştırma için müvekkili ile yapılan görüşmede, taşınmazın niteliği, konumu ve diğer vasıflarıyla bağdaşmayan, oldukça düşük bir tutar teklif edildiğini, anılan tutar teklifinin kabulünün mümkün olmadığı için anlaşma sağlanamadığını, Okluk Mevkiinde bulunan taşınmazın 638 parsele dair olmak üzere, teklif edilen kamulaştırma bedelinin dönüm başına 500,00 TL ile başladığını, müvekkiline ait taşınmazın niteliğinin, konumunun ve diğer vasıfları ile anılan taşınmazdan daha değerli bir durumda olduğunu ve bu durumun yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkacağını belirterek; değer tespitleri için araştırmanın diğer kamulaştırma bedelleri ile karşılaştırma yapılmak ve emsaller toplanmak suretiyle yapılmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 1 inci Derece Doğal Sit Alanında ve 500 metre koruma alanında kaldığını, bu olumsuz özelliklerinin birim değerlendirmesi yapılırken dikkate alınmadığını, aynı kamulaştırma kapsamında uzlaşma imzalanan dosyalarda verilen birim değere göre değerlendirme yapılması gerektiğini, belirlenen değerin yüksek olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın denize sıfır olup bu niteliği gereği arazi olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığını, taşımazın yanından dere geçtiğini, buna rağmen kuru tarım arazisi olarak belirlenmesinin doğru olmadığını, taşınmazın niteliği sayesinde yılda birkaç ürün alınabilirken mevcut kamulaştırma inşaat ve yolların kapatılması nedeniyle araziye ulaşım engellendiğinden tarım yapılamadığını, ürün deseninin doğru olmadığını, emsal değerlendirmesi yapılmadığını, idare tarafından birim değeri olarak 160,00 TL'nin uygun olduğu iddia delmekte ise de komşu olan 638 parsel için birim değeri 500,00 TL olarak uzlaşma sağlandığını, bunun bile idare tarafından verilen değerin gerçekçi olmadığını gösterdiğini, taşınmaz üzerinde ki ağaç sayılarının da gerçeği yansıtmadığını, maliyetin yüksek alındığını, yoğun talep alan ve deniz kenarında bulunan taşınmaz için uygulanan objektif değer artışının az olduğunu, belirlenen değerin düşük olduğunu belirterek İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin yöntem itibarıyla doğru olduğunu; ancak 2018 yılı Marmaris İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nce bildirilen münavebe planına uygun ürünlerle üretim giderlerinin brüt gelirin 1/3’ü oranında alınmak suretiyle, kapitalizasyon faizi %4, objektif değer artış oranı da %600 uygulanarak hesaplanan bedel üzerinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üç numaralı alt bendi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmaz bedelinin yüksek belirlendiğini, uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının gerçeği yansıtmadığını, kamulaştırma bedelinin nemalarıyla ödenmesine karar verildiğinden ayrıca faiz işletilmemesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın denize sıfır ve Türkiye’nin en güzel koylarından birinde bulunduğu halde düşük objektif değer artışı uygulandığını, taşınmaz üzerinde gür ağaç örtüsü olduğu halde ağaç sayısının olduğundan az alındığını, yargılamada geçen süre içerisinde taşınmaz fiyatlarının yaklaşık üç kat arttığını bu hususlar dikkate alınmadan karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4.İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan 15.10.2021 tarihli bilirkişi raporunda münavebe ürünleri arasında ıspanak alındığı halde Bölge Adliye Mahkemesince gerekçesi açıklanmadan ıspanak yerine lahana ürününün münavebeye dahil edilerek bedel tespit edilmesi doğru değildir.
5. Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlarının yaş ve cinsleri belirtilmek suretiyle sayıları arasındaki çelişki de giderilmek suretiyle gerçek ağaç sayısı belirlenip 2018 yılı yaş cinslerine göre maktuen değerleri Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğünden getirtilip ek rapor alınarak karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.