Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16653 E. 2023/5495 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve tescilin nasıl yapılacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro yenileme çalışmaları sonucu oluşan yeni ada-parsel numarası ve alan üzerinden değerlendirme yapılmamış olması, kapitalizasyon faiz oranının hatalı uygulanması, üretim giderlerine sabit masrafların dahil edilmesi, mahalle adının hatalı yazılması ve davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gibi hususlar gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçelerinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 367 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosyada mevcut bilirkişi raporunun hüküm vermeye elverişli olmadığını, birim değerin yüksek belirlendiğini, kapitalizasyon faizinin ve objektif değer arttırıcı unsur oranının hatalı alındığını, dava konusu taşınmazın kadastro yenileme çalışmaları sonucu ada parsel numarası ve kamulaştırılan alanı değiştiğinden mevcut tescil hükmünün infaza kabil olmadığını ileri sürerek kararın bozulması isteminde bulunmuştur.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın değerli bir konumda bulunduğunu, objektif değer artış oranının daha fazla alınması ve kapitalizasyon faizinin %4 olması gerektiğini, düşük bedel tespit edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Armut bahçesi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Buna karşın; dava konusu taşınmazın kadastro yenileme çalışmaları sonucu oluşan yeni ada-parsel numarası üzerinden ve yeni alanı gözetilerek karar verilmesi gerkmektedir.

4. Dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekmektedir.

5. Taşınmazın değeri belirlenirken üretim giderlerine onarım, bakım, amortisman, faiz ve sigorta gibi diğer sabit masraflar dahil edilmemelidir.

6. Dava konusu taşınmazın mahalle adı tapu kaydında İğdirköyü Mahallesi olarak yazılı olduğu hâlde, hüküm fıkrasında infazda tereddüt uyandıracak şekilde İğdir köyü olarak yazılması uygun değildir.

7. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan mahkeme kararının BOZULMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz karar harçlarının istek hâlinde ilgililerine iadesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.