"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı yönünden esastan reddine, davacı idare yönünden ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 818 parsel sayılı taşınmazın 12.500,00 m²sinin idarece kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin yatırıldığını ve noter tebligatlarının çekildiğini, dava konusu parsel için taşınmaz malikleri tarafından ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/693 Esas, 1997/325 Karar sayılı dosyası ile müvekkilleri idare aleyhine tezyidi bedel davalarının açıldığını ve mahkeme kararı sonucu hükmedilen bedellerin müvekkil idarece ödendiğini, bedelleri yatırılan ve kamulaştırması kesinleşen taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ekinde kamulaştırma kararının bulunmadığını, dava konusu taşınmazın davacı idare adına tescil edilebilmesi için hukuka uygun usullerle alınmış kamulaştırma kararının bulunması gerektiğini, davalı adına gönderildiği iddia edilen noter tebligatının okunaklı olmadığını, tebligatta bulunması gereken zorunlu unsurları taşıyıp taşımadığının denetlenemediğini, dava konusu taşınmazın baraj yapımı için kamulaştırıldığını, dava konusu taşınmazın rezerv yapı alanı içerisinde kalmakta olduğunu, DSİ tarafından usulüne uygun alınmış kamulaştırma kararının varlığı halinde bile, taşınmaza ilişkin kamulaştırma sebebi ve kamu yararı ortadan kalktığını, bu sebeple taşınmazın davalı taşınmaz malikine iadesinin zorunlu olduğunu, taraflarınca açılacak olan idari davaların bekletici mesele yapılmasını, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, 818 parsel sayılı taşınmazın, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, davalı taraf lehine vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu ileri sürülerek istinaf isteminde bulunmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada kamulaştırma kararı olmadığını, kamulaştırma bedelinin ödenmiş olmasının ve buna ilişkin şerhlerin tapu kaydına işlenmiş olmasının geçerli ve hukuka uygun kamulaştırma kararı olduğu anlamına gelmediğini, davacı idarenin davalıyı ferağa davetinin zorunlu olduğunu ve buna dair belgenin sunulması gerektiğini, taşınmazın 6306 sayılı Kanun kapsamında rezerv alanında olduğunu, kamulaştırma sebebi ve kamu yararının ortadan kalktığını, taşınmazın malike iadesinin zorunlu olduğunu, idare mahkemesinde açtıkları davanın bekletici mesele yapılmasının zorunlu olduğunu, ... 9. İdare Mahkemesi 2020/1953 Esas sayılı dosyasında açılan davada görevsizlik kararı verildiğini, Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/51 Esas ile devam ettiğini, noter tebligatının okunaklı olmadığını ileri sürerek istinaf isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun'a göre açılan tescil davalarında, davalıya yargılama giderinin yükletilmemesi, davalının cevap lahiyasında veya en geç ilk oturumda hazır bulunarak davayı kabul ettiğini beyan etmesi halinde mümkün olduğunu, (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 14.07.2008 tarihli 2008/6084-9780 sayılı ilamı) davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edildiği halde, davayı kabul ettiğine dair beyanda bulunmadığı gibi tapuda tescil için de ferağ vermediği, dosyadaki kanıt ve belgelere ve kararın dayandığı gerekçelere göre de dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesi kapsamına göre davacı idare adına tesciline karar verilmesinin doğru olduğu, davalı tarafça açılan idari davanın davanın bekletici mesele yapılmasına gerek bulunmadığı anlaşıldığından, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmolunması ve davalı lehine vekâlet ücretine hükmolunmaması gerektiğinden yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ikamulaştırma kararı getirtilmeden eksik inceleme ile karar verildiğini, kamulaştırma bedelinin ödenmesinin ve buna ilişkin şerhin tapu kaydına işlenilmesinin geçerli bir kamulaştırmanın varlığını göstermeyeceğini, davalının ferağ vermeye davet edildiğine dair bir belgenin dosyaya sunulmadığını, Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/51 Esaslı dosyasında açılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü ve resen belirlenecek sebeplerle temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un "Tapulu taşınmaz mallarda tescil” kenar başlıklı (mülga 24/4/2001 - 4650/21 md.) 17 nci maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 818 parsel sayılı taşınmazın davacı idare tarafından tamamının kamulaştırıldığını, davalı tapu maliki tarafından ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/693 Esas, 1997/325 Karar numaralı dosyası ile bedel artırım davası açıldığı, bedel artırım davası açılmakla kamulaştırma işlemlerinin kesinleşmiş olduğu 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesindeki koşulların oluştuğu anlaşıldığından verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.