"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/44 Esas, 2021/366 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Burdur ili, Bucak ilçesi, ... Mahallesi ... ada 170 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ve taşınmazın kamulaştırılan kısmının idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın tarla değil arsa vasfında olduğunu, konumu ve özellikleri dikkate alınarak değerinin tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30.11.2011 tarihli ve 2011/148 Esas, 2011/688 Karar sayılı kararı ile kamulaştırma bedelinin 21.620,26 TL olarak tespitine, tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 14.02.2013 tarihli ve 2012/11006 Esas, 2013/1787 Karar sayılı bozma ilâmı ile Bucak Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğünün yazısına göre değerlendirme yılı itibarıyla buğdayın verimi 520 kg, satış fiyatı 0,51 TL, üretim gideri 70,97 TL, yan ürün samanın satış fiyatı 0,25 TL, mısırın verimi 4.800 kg, satış fiyatı 0,115 TL ve üretim gideri 316,80 TL olarak hesaplanması gerektiğinin bilirkişi kurulu tarafından dikkate alınmadığı anlaşıldığından ek rapor alınıp usuli kazanılmış hak kuralı da dikkate alınmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B.Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 05.06.2014 tarihli ve 2013/388 Esas, 2014/245 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin 24.767,49 TL olarak tespitine ve dava konusu taşınmazın davalılar adına kayıtlı olan toplam 1350/2880 payının tapusunun iptali ile iptal edilen kısmın davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
C.İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 19.10.2015 tarihli ve 2015/15365 Esas, 2015/14743 Karar sayılı bozma ilâmı ile Mahkemece verilen ilk kararın sadece ... tarafından temyiz edilmesi üzerine onun yönünden bozulduğu, diğer paydaşlar yönünden mahkemenin ilk kararında tespit edilen kamulaştırma bedeli kesinleştiğinden bu hususun davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu dikkate alınmadan Afife dışındaki davalıların payını da kapsayacak şekilde yüksek bedele hükmedilmesi ve yasal faize ilişkin hüküm doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece 07.11.2018 tarihli ve 2018/194 Esas, 2018/611 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile taşınmazın davalılar adına kayıtlı olan toplam 1350/2880 payının tapusunun iptali ile iptal edilen kısmın davacı adına kayıt ve tesciline dair daha önce verilen kararın bu yönüyle kesinleşmiş olması nedeniyle bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına ve kamulaştırma bedelinin 24.797,49 TL olduğuna dair kısmının da kesinleşmiş olması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
E.Üçüncü Bozma kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 19.02.2020 tarihli ve 2019/4900 Esas, 2020/2754 Karar sayılı bozma ilâmı ile dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin 17.03.2009 tarihli ve 67 sayılı işlemin Isparta İdare Mahkemesinin 2017/860 Esas, 2017/1045 Karar sayılı kararı ile iptal edildiği ve Danıştay 6. Dairesi’nin 2017/4851 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu anlaşılmakla bu kararın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre işlem yapılması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
F.Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 30.11.2021 tarihli ve 2021/44 Esas, 2021/366 Karar sayılı kararı ile davacı idare tarafından davalı ... dışında kalan davalılar aleyhine açılan davanın kabulüne ilişkin karar ile tespit edilen kamulaştırma bedeline ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın reddine,davacı tarafından davalı ...'e ödenmek üzere depo edilen 6.590,00 TL kamulaştırma bedelinin karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tekemmül etmiş kamulaştırma işleminin iptal kararından etkilenmeyeceğini, davalı ...'e 180/2880 payının karşılığı olarak 438 m² düşmekte olup bu kısım için davacı idarenin trampa edebileceği bir taşınmaz bulunmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde Organize Sanayi Mesleki ve Teknik Anadolu lisesinin yapımı tamamlanmış olup kamu yararı da gözetilerek davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3.Bozma öncesi verilen kararın bozma ile ortadan kalktığı gözetilerek ... dışında kalan davalılar yönünden, bedel ve tescil hususunda yeniden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde değildir.
4.Dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin 17.03.2009 tarihli ve 67 sayılı işlemin iptali kararının 08.09.2020 tarihinde kesinleştiğinden bahisle Davalı ... yönünden davanın reddine karar verildiği halde, Bucak 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 05.06.2014 tarihli ve 2013/388 Esas sayılı kararı ile davacı idare adına tescil karar verilen ...’e ait 180/2880 hissenin tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tesciline karar verilmesi gerekiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
5.Davacı idare harçtan muaf olmadığı halde, harçtan muaf tutulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.