Logo

5. Hukuk Dairesi2022/2248 E. 2022/10443 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali nedeniyle Hazine'den talep edilen tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın arsa niteliğinde olması ve üzerinde yapı bulunması nedeniyle emsal değer tespiti ile bayındırlık birim fiyatları üzerinden yıpranma payı düşülerek hesaplanan bedelin TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat olarak belirlenmesinde isabetsizlik görülmediğinden, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, çekişmeli taşınmazın kesinleşen kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce HMK'nın 353/l-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyada bulunan bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu ... parsel sayılı, 456, 65 m2 yüzölçümlü, arsa vasıflı taşınmazın satış yolu ile 21.01.2002 tarihinde edinildiği, Hazine tarafından açılan dava sonucunda Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/204 Esas - 2014/40 Karar sayılı ilamı ile taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından tamamının tapusunun iptaline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 02/05/2005 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 09/04/2015 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak, üzerindeki yapılara bayındırlık birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı da düşülmek suretiyle değer biçilmesine ve taşınmazın tespit edilen gerçek bedelinin TMK'nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazine'den tahsiline ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/l-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 09/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.