Logo

5. Hukuk Dairesi2022/4332 E. 2022/16612 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sulu tarım arazisi için belirlenen kamulaştırma bedelinin düşük olduğu iddiasıyla açılan davada, bedelin tespitinde ve hükümde usul ve esas yönünden hatalar yapıldığı iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Sulu tarım arazisi için uygulanması gereken kapitalizasyon faizi oranının hatalı uygulanması, üretim masrafları ve satış fiyatlarının eksik araştırılması, döner sermaye faizi ve genel idare giderlerinin hesaba katılması, objektif değer artış unsurunun gözetilmemesi, faiz yürütülmemesi ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gibi hususlarda yerel mahkemenin hatalı değerlendirmelerde bulunduğu gözetilerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 22.11.2022 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Sulu arazi niteliğindeki Aydınkavak Köyü, 107 ada, 29 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1) Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre %4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 olarak kabulü ile az bedel tespiti,

2) Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda münavebe ürünü olarak alınan buğday, fiğ ve patatesin dekar başına verim miktarları Tarım ve Orman Bakanlığı İlçe Müdürlüğünden, değerlendirme tarihi olan 2012 yılı dekar başına üretim masrafı (kalem kalem masraf dökümü) ve hasat dönemindeki ortalama toptan kg satış fiyatı ise ilgili resmi kuruluşlardan getirtilip rapor denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,

3) Taşınmazın değeri belirlenirken, bilirkişi raporunda döner sermaye faizi ve genel idare giderleri, masraflara dahil edilmek suretiyle az bedele hükmedilmesi,

4) Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özellikleri, konumu gözetilerek, gelir metoduna göre tespit edilen m² birim bedeline objektif değer arttırıcı unsur ilave edilmesi gerekirken objektif değer artışına hükmedilmemesi,

5) Kabule göre de; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine 6459 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava 4 aylık süre içinde sonuçlandırılmadığından 15.06.2012 tarihinden karar tarihine kadar faiz yürütülmesi gerektiği düşünülmeden faize hükmedilmemesi,

Doğru olmadığı gibi;

6)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,

Gerektiğinden;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 8.400,00 TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.