"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 20.12.2022 günü temyiz eden davalı Hazine vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacılar vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı Hazine vekili tarafından yapılan istinaf başvuru talebinin ise kısmen kabulü ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince gerekçeli kararın hüküm fıkrasının faize ilişkin bölümünün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine ilişkin hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu Kocaeli İli, Gölcük İlçesi, Yukarımahalle Köyü, 2348 (yenileme sonrası 1238 ada 39) ve 2349 (yenileme sonrası 1238 ada 57) parsel sayılı taşınmazların, Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/4 Esas, 2020/14 Karar sayılı dosyası ile birleştirilen Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/15 Esas sayılı dosyasında tamamının orman tahdit sınırı içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 12.01.2019 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 06.03.2020 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu taşınmazlara emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesine ve taşınmazın gerçek bedelinin TMK'nın 1007 nci maddesi gereğince davalı Hazine'den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazlara tapu iptal kararının kesinleştiği tarih 12.01.2019 tarih itibarıyla değer biçildiği anlaşıldığından, yasal faize de bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2021/799 Esas, 2022/159 Karar sayılı ilamının; 3 nolu bendinin A, B, C harleri ile gösterilen bentlerinden (06/03/2020) tarihinin çıkartılmasına, yerine (12.01.2019) tarihinin yazılmasına,
Hükmün böylece HMK'nın 370/2 nci maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/1 inci maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 20.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.