"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan 31/05/2021 gün ve 2021/4948 Esas - 2021/8056 Karar sayılı ilama karşı, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline ilişkin davada mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak verilen hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onanmış, bu karara karşı davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK'un 440. maddesinde yazılı nedenlere uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1- Dava konusu taşınmazlar yönünden acele el koyma dosyasında davacı idarece fazla depo edilen 9.169,41 TL idareye iade edilmediği halde, bu bedelin iade edildiği kabul edilerek ödeme ve yasal faiz yönünden yazılı şekilde hatalı hüküm kurulduğu,
2- Dava konusu 74 parsel sayılı taşınmaz yönünden tespit edilen kamulaştırma bedeli ile acele el koyma dosyasında ödenen bedel farkı 1.967,61 TL olduğu halde, hükümde 4.229,10 TL olarak yazıldığı,
3- İlk karar ile hükmedilen bedel, acele el koyma bedelinden düşük olduğundan ilk karar ile tespit edilen bedele yasal faiz işletilmemesi gerektiği,
4- Dava konusu Günlük Köyü 77 ve 79 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bozma öncesi tespit edilen bedellerin hükümde hatalı gösterildiği,
5- Davacı idarece fazla depo edilen 9.169,41 TLnin idareye iadesine karar verilmediği, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
Dairemizin 31/05/2021 tarihli ve 2021/4948 Esas-2021/8056 Karar sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra, işin esası incelendiğinde,
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kapama meyve bahçesi niteliğindeki Günlük Köyü 119 ada 79 ile kapama zeytinlik niteliğindeki 74, 75 ve 77 parsel sayılı taşınmazlara gelir metodu esas alınarak, üzerindeki yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Dava konusu taşınmazlar yönünden acele el koyma dosyasında davacı idarece fazla depo edilen 9.169,41 TL idareye iade edilmediği halde, bu bedelin iade edildiği kabul edilerek ödeme ve yasal faiz yönünden yazılı şekilde hatalı hüküm kurulması,
2- Dava konusu 74 parsel sayılı taşınmaz yönünden tespit edilen kamulaştırma bedeli ile acele el koyma dosyasında ödenen bedel farkı 1.967,61 TL olduğu halde, hükümde 4.229,10 TL olarak yazılması,
3- İlk karar ile hükmedilen bedel, acele el koyma bedelinden düşük olduğundan ilk karar ile tespit edilen bedele yasal faiz işletilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4- Dava konusu Günlük Köyü 77 ve 79 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bozma öncesi tespit edilen bedellerin hükümde hatalı gösterilmesi,
5- Davacı idarece fazla depo edilen 9.169,41 TL’nin idareye iadesine karar verilmemesi,
6- Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 tarihli 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarihli 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a- 1 numaralı bendinin (A) alt bendinin 2. paragrafındaki (4.229,10) sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine (1.967,61) sayısının yazılmasına,
b- 1 numaralı bendinin (A) alt bendinin 3. paragrafı, (B) alt bendinin 3. paragrafı, (C) alt bendinin 3. paragrafı ve (D) alt bendinin 3. paragrafının hükümden tümüyle çıkartılmasına, ayrı bir bent olarak (Tespit edilen toplam kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile oluşan toplam fark bedel olan 20.829,92 TL’ye 09.11.2013 tarihinden Dairemiz karar tarihi olan 31.05.2021 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine ve fark bedelin üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ve yasal faizi ile birlikte davalıya derhal ödenmesine) cümlesinin eklenmesine,
c- Ayrı bir bendi olarak (Davacı idarece fazla depo edilen 9.169,41 TL’nin bankadan çekilme tarihine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye,)cümlesinin eklenmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.