Logo

5. Hukuk Dairesi2022/4903 E. 2022/14568 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu bedele dönüştürülen davacı payına biçilen değerin yetersiz olduğu iddiasıyla açılan davada, mahkemenin belirlediği bedelin düşük olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal bir davada aynı taşınmaz için daha yüksek bir bedel belirlenmiş olmasına rağmen mahkemenin bu emsal kararı dikkate almaması, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmemesi ve yargılama giderlerinin tamamından idarenin sorumlu tutulmaması gibi hususlar gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm; taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Arsa niteliğindeki Kartal İlçesi, Cevizli Mahallesi eski 1099 ada 3 parsel sayılı taşınmaza 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddesi uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosuna göre dava tarihine güncellenmesi suretiyle değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1-Yapılan incelemede; İstanbul 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/317-2018/68 E/K sayılı dosyasında aynı taleple açılan davada yapılan yargılamada, dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih olan 20.05.1998 itibarıyla 100.00 TL/m2 değer biçildiği, bu bedelin Dairemizin 2018/6604-22918 E/K sayılı ilamı ile düzeltilerek onandığı, 2019/2702 Esas sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilerek, kararın kesinleştiği anlaşıldığından, belirtilen davada tespit edilen m2 değerinden ayrılma nedenleri konusunda ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,

2-20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 gün ve 29824 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddesinin 2. fıkrası ile getirilen "Bu Kanun'un geçici 6. maddesinin üçüncü, yedinci, sekizinci ve on birinci fıkra hükümleri, bu madde kapsamındaki davalar ve icra takipleri için de uygulanır. Devam eden dava ve icra takipleri ise bu madde hükümlerine göre sonuçlandırılır.” hükmü uyarınca harç ve vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

3-Dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren Yasa düzenlemesi nedeniyle bedel düştüğünden; reddedilen kısım üzerinden davalı idare lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi ve yargılama giderlerinin tamamından idarenin sorumlu olması gerektiğinin düşünülmemesi,

Doğru görülmemiştir.

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 25.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.