Logo

5. Hukuk Dairesi2022/5094 E. 2022/9202 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tutanağının kesinleşmesinden sonra açılan irtifak hakkı bedelinin tespiti ve tescili davasının, kadastro kanununda öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle reddedilmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süre gözetilerek, kadastro tutanağının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra açılan irtifak hakkı bedelinin tespiti ve tescili davasının reddine dair bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davacı idare vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddi ile HMK'nın 355.maddesi gereğince kamu düzeni ilkesi re'sen gözetilerek ilk derece mahkemesinin 2017/121 E. – 2020/47 K. sayılı kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının 13/01/1986 tarihinde kesinleştiği ve davalı adına tapuya tescil edildiği anlaşılmış olup; 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesindeki "Tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükmü nazara alındığında, davacı idare tarafından kamulaştırılsa bile kamulaştırma sonrası yapılan kadastro işlemi ile bu yerin yeniden davalı adına tespit görmesi ve tutanağın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçmesi nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak HMK'nın 355.maddesi gereğince kamu düzenine aykırı hali re'sen gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.