Logo

5. Hukuk Dairesi2022/6059 E. 2022/15190 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, yerel mahkemenin kararının hatalı olduğu iddiasıyla yapılan temyiz başvurusu.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin kararında; taşınmazın bulunduğu mahallenin belirtilmemesi, tescil talebine rağmen terkin kararı verilmesi, faizin başlangıç tarihinin hatalı belirlenmesi, fazla depo edilen bedelin gösterilmemesi, vekalet ücreti hususunda AİHM ve AYM kararlarının gözetilmemesi, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve ipotek şerhinin bedele yansıtılmaması gibi hususlarda hatalar bulunmasına rağmen, bu hataların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılama sonunda; Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Taraf vekillerinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;

1- Dava konusu taşınmaz ... Mahallesinde bulunduğu halde, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm fıkrasında mahalle adının gösterilmemesi,

2- Dava dilekçesinde dava konusu taşınmaz için tescil talep edildiği halde, terkin kararı verilmesi,

3- Tespit edilen kamulaştırma bedeline ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi,

4- Davacı idarece fazla depo edilen bedelin hükümde açıkça gösterilmemesi,

5- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen

23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin gözetilmemesi,

6- Kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,

7- Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması,

Doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,

Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;

a) 1 numaralı bendinde yer alan (1854 parsel) ibaresinden önce gelmek üzere (...Mahallesi) ibaresinin eklenmesine,

b) 1 numaralı bendinde yer alan (tapu kaydının iptali ile) ibaresinden sonra gelen kısmın hükümden tümüyle çıkartılmasına, yerine (davacı idare adına TESCİLİNE,) ibaresinin yazılmasına,

c) 2 numaralı bendindeki (hüküm tarihine) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (ilk karar tarihi olan 17.07.2008 tarihine) ibaresinin yazılmasına,

d) 3 numaralı bendinin hükümden tümüyle çıkartılmasına, yerine (Davacı idarece fazla depo edilen 29.971,40TL kamulaştırma bedeli davalı tarafından bankadan çekilmemişse varsa işlemiş nemaları ile davacıya iadesine, davalı tarafından çekilmişse çekilme tarihine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine,) cümlesinin yazılmasına,

e) Vekalet ücretine ilişkin 5 numaralı bendindeki (davacı) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına yerlerine ayrı ayrı (davalı) kelimesinin yazılmasına ve (davalı taraftan) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (davacı idareden) ibaresinin yazılmasına,

f) 2 numaralı bendinin sonuna (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine,

Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 02.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.