"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, birden fazla kesilen düzenleme ortaklık payı karşılığının tahsili istemi ile imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen pay karşılığının tahsili istemine ilişkindir
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin istinaf başvurunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra ilk derece mahkemesi kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan delil ve belgelere göre; davacı vekili tarafından, İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, 14, 1134, 1159, 1634 ve (eski 113 parsel) 8619 ve 8620 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin olarak yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayanılarak satın aldığı hisselere ilişkin tapu kaydının iptali ile imar uygulaması nedeni ile bedele çevrilen karşılığın aidiyetinin tespitne ilişkin Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/288 Esas, 2014/271 Karar, 2010/1746 Esas, 2013/348 Karar sayılı, Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/1614 Esas -2011/472 Karar, 2008/699 Esas, 2013/589 Karar ve 2006/834 Esas, 2011/277 Karar sayılı dosyalarının ve Büyükçekmece l. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/132 Esas ve 2016/401 Karar sayılı dava dosyalarına dayanarak adına tespit ve aidiyetine karar verilen dava konusu taşınmazlardan, yapılan imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen kısmından, yeniden düzenleme ortaklık payı kesilmesi nedeniyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama sonrası, hükme esas alınan 16.10.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; dava konusu kök Esenyurt 14 parselden toplam 1240,56 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak alındığı, ilk imar uygulamasının 24.11.1996/670 sayılı Encümen kararı ile ikincisinin ise 28.02.2006/2017 sayılı Encümen kararı ile yapıldığı, birinci uygulamanın tapuya tescil tarihinin 02.03.1997 tarihli olduğu, 1134 parselden toplam 754,82 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak 2 adet imar uygulamasından birincisinin 28.01.1999/24 sayılı Encümen kararı ile ikincisinin ise 17.10.2006/777 sayılı Encümen kararı ile yapıldığı, birinci uygulamanın tapuya tescil tarihinin 12.03.1999 tarihli olduğu, 1159 parselden toplam 102,09 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak alındığı imar uygulamasının tapuya tescil tarihinin 06.09.2006 tarihli olduğu, 1634 parselden toplam 514,14 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak alındığı imar uygulamasının tapuya tescil tarihinin 22.04.2015 tarihli olduğu, 8619 parselden toplam 80,96 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak alındığı imar uygulamasının tapuya tescil tarihinin 14.11.2006 tarihli olduğu, 8620 parselden ise toplam 1033,48 m²'nin düzenleme ortaklık payı olarak alındığı imar uygulamasının tapuya tescil tarihinin 14.11.2006 tarihli olduğu, davalıların davaya konu taşınmazdaki hisselerinden toplam olarak 3.726,05 m² düzenleme ortaklık payı kesildiği belirtilerek hesaplama yapılmıştır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin 6.fıkrası (Herhangi bir parselden bir defadan fazla düzenleme ortaklık payı alınamaz) hükmünü içermektedir.
Bu durumda ;dava konusu; İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, 14, 113, 1134, 1159 ve 1634 parsel sayılı taşınmazlarda birden fazla imar uygulaması yapılıp yapılmadığı yapılan imar uygulamaları sebebiyle dava konusu taşınmazlardan ne oranda ve kaç defa düzenleme ortaklık payı kesildiği, yapılan uygulamalar sebebiyle taşınmazlardan ne kadarlık bölümlerin bedele dönüştürüldüğü ve tapu maliklerine başka taşınmazlardan hisselendirme yapılıp yapılmadığı, ilgili Belediye Başkanlıklarından sorulup alınacak ayrıntılı cevaplar doğrultusunda, taşınmazların ilk tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile tapu kaydının dayanak belgeleriyle birlikte, taşınmazlarda yapılan tüm imar uygulamalarına ilişkin şuyulandırma cetvellerinin ve dayanak belgeler ile davacının satın aldığı hisselere ilişkin tapu kaydının iptali ile imar uygulaması nedeni ile bedele çevrilen karşılığın aidiyetinin tespitine ilişkin Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/288 Esas 2014/271 Karar, 2010/1746 Esas, 2013/348 Karar sayılı, Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/1614 Esas, 2011/472 Karar, 2008/699 Esas, 2013/589 Karar ve 2006/834 Esas, 2011/277 Karar sayılı dosyalarının ve Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/132 Esas ve 2016/401 Karar sayılı dava dosyalarındaki paylar doğrultusunda, dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesinin 6.fıkrasında belirtilen herhangi bir parselden bir defadan fazla düzenleme ortaklık payı alınamaz hükmü gözetilerek dava konusu taşınmazlardan birden fazla düzenleme ortaklık payı kesilip kesilmediği çelişkiye yer vermeyecek şekilde belirlenip, birden fazla düzenleme ortaklık payı kesildiğinin tespiti halinde bu bölümler bakımından, ilk kararı temyiz edenin sıfatı ve davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi de gözetilerek, bedeline hükmedilmesi, dava konusu taşınmazlardan tek imar uygulamasına konu olup bedele dönüştürülen bölümlerin bakımından ise davacının bedele dönüştürülen bölümlerin bedelini isteyebileceği ve bu kısımların bedelinin ise imar uygulamasının tescil edildiği tarihi itibari ile belirlenmesi gerektiği husuları gözetilerek uzman bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken mahkemece eksik inceleme ile denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/408 Esas, 2018/533 Karar sayılı hükmünün yukarıda açıklanan gerekçelerle HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 22.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.