"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra, Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/376 Esas, 2018/233 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Arsa niteliğindeki Bursa İli, Gemlik İlçesi, Osmaniye Mahallesi 417 ada 7 parsel taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davalı vekilinin temyizine gelince;
1) Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede uygulanan düzenleme ortaklık payı oranı ilgili Belediye İmar Müdürlüğünden sorularak, tespit edilecek oranda düzenleme ortaklık payı düşürülmek suretiyle taşınmazın metrekare birim bedelinin hesaplanması gerekirken, emsal taşınmazdan kesilen oran esas alınmak suretiyle yetersiz araştırma ve eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
2) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/376 Esas, 2018/233 Karar sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 08.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.