"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.03.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davalı vekili Avukat ... geldi, davalı vekili duruşmaya katılmamışlardır.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının maliki olduğu bağımsız bölümün taraflar arasında imzalanan ortak kullanım alanlarının tahsisine ilişkin protokole aykırı olarak merdiven sahanlığına müdahale edecek şekilde alüminyum bölme ile ayrıldığını, ayrıca ortak havalandırma sisteminin önüne engel koymak sureti ile engellendiğini, mahkemece davalının müdahalesinin meni ile yapının eski hâle getirilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının 01.09.2010 başlangıç tarihli kira akdi kapsamında kiralanan 800 m² alanın bu akit ile davalıya tahsis edilen kullanım dışında bir kullanım ya da taşkınlığının bulunmadığını, bir an için bu iddiaların doğru olduğu var sayılsa dahi ekli sunulu fotoğraflar uyarınca aynı binada yer alan fotoğrafta da görülen işletme sahiplerinin kira akitlerini, yönetim planını ihlal ettiğini, ortak alanları hukuka aykırı olarak kullandıkları sabit olmasına rağmen hiçbir işlem tesis etmeksizin bu duruma göz yuman davacının, akitsel yükümlülüklerine uygun hareket eden, binadaki en yüksek ortak gideri ödeyen ortak alanlardaki klima ve tuvalet tadilatını bizzat üstlenen davalıya dava açması hakkın kötüye kullanılması ve yönetsel yükümlülüklerin gereği gibi yerine getirilmemesi sonucunu doğuracağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 3. bodrum kat 1 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu ve 01.09.2010 tarihli kira kontratı kapsamında davaya konu alan da dahil olmak üzere 800 m²lik alanın kiracısı olduğunu, davacı tarafından ileri sürülen 3. bodrum kat arka merdiven sahanlığında alüminyum bölme ile taşkınlığa sebebiyet verildiği iddiaları ve taşkınlığın giderilmesi istemleri de gerçeğe ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin 01.09.2010 başlangıç tarihli kira kontratı kapsamında kiralanan 800 m²lik alanın ve bu sözleşme ile müvekkil şirkete tahsis edilen kullanım dışında bir kullanımı ya da taşkınlığı bulunmadığını, bir an için bu iddiaların doğru olduğu varsayılsa dahi, aynı binada yer alan fotoğrafta görülen işletme sahiplerinin, kira kontratlarını, yönetim planını ihlal ettiği, ortak alanları hukuka aykırı olarak kullandıkları sabit olmasına rağmen hiçbir işlem tesis etmeksizin bu duruma göz yuman davacının sözleşmesel yükümlülüklerine uygun hareket eden, binadaki en yüksek ortak gideri ödeyen, ortak alanlardaki klima ve tuvalet tadilat masraflarını bizzat üstlenen müvekkili şirkete dava açmasının hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulduğunu, istinaf taleplerinin incelenmediğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile davacıların bağımsız bölümüne müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.
3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.