Logo

5. Hukuk Dairesi2022/7570 E. 2023/4004 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacılar tarafından talep edilen faize hükmedilmemesi uyuşmazlığına ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Usulüne uygun kamulaştırma işlemi yapılmadığı ve taşınmazın bedelinin tespitinde bir isabetsizlik bulunmadığı ancak davacılar tarafından talep edilen faize hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının faiz hükmü eklenerek düzeltilmesine ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararıyla onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın, davacılar vekilince istinaf edilmediği anlaşıldığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı idare vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.03.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

07.03.2023 günlü duruşma, 11.02.2023 tarihli ve 120 sıra sayılı "Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi" ne dayanılarak alınan Yargıtay Başkanlar Kurulunun 13.02.2023 tarihli ve 4 sayılı kararı ile 25.04.2023 tarihine ertelendiğinden taraflara yeniden tebligat gönderilmiştir.

07.03.2023 tarihli duruşmaya davalı idare vekili Avukat ... , 25.04.2023 tarihli duruşmaya ise davacılar vekili Avukat ... gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 490 ada 5, 11 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazlara davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı hâlde fiilen el atıldığını, bu nedenle fiilen el atılan taşınmaz bedelinin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların kamulaştırma işleminin 1986 yılına dayanmakta olduğunu, o zamanın şartları ve o zamanın mevzuatının söz konusu olduğunu, noterlerin ve bankaların 10 yılı aşkın evrakları imha ettiği hâllerde emsal kararlar da göz önünde bulundurularak mevcut belgelerin mevcut olmayan belgelere göre ispat kabiliyetinin daha yüksek olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davanın bedel davası niteliğinde olduğunun da dikkate alınarak bedelin ödendiğini gösteren evrakların öğrenmeye de karine oluşturduğunu, kamulaştırmadan kaynaklanan tazminat davalarının kamu düzeni ile ilgili olduğundan diğer hukuk davalarından farklı olarak mahkemenin resen delil arayabileceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, istinaf talebinde bulunmayan davacılar vekili talep dilekçesi sunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, muris tarafından idareye sunulan 13.01.2004 tarihli dilekçe dikkate alındığında murisin kamulaştırmadan haberdar olduğunun anlaşıldığını, bedelin bloke edildiğini, kamulaştırma işleminin kesinleştiğini, davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davacılar vekili kararı istinaf etmemiş, ancak 09.07.2021 tarihli beyan dilekçesinde dava dilekçelerinde talep olduğu hâlde İlk Derece Mahkemesince faiz hükmü kurulmadığını belirterek faiz hükmü kurulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6830 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 13 üncü ve 25 inci maddeleri uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işleminin mal sahibi açısından, usulüne uygun yapılan tebligatla başladığını, davacılar murisi ...'e usulüne uygun kamulaştrıma tebligatı yapılmadığı gibi, muris tarafından idareye sunulan 13.01.2004 tarihli dilekçenin de kamulaştırma işleminin tebliği yerine geçmeyeceği anlaşılmakla, mahkemece işin esasına girilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığını; her ne kadar davacılar vekili tarafından 09.07.2021 tarihli dilekçe ile unutulan faiz hükmü nedeni ile kararın düzeltilmesi talep edilmişse de davacılar tarafından süresinde ve harcı yatırılmak sureti ile istinaf edilmeyen bu hususun düzeltme nedeni yapılmadığını; kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmazlara, mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde talep olduğu hâlde faize hükmedilmediğini, istinaf aşamasında verdikleri dilekçelerinin dikkate alınmadığını ileri sürmüştür.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin belirlenmesine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) geçici 6 ncı maddesinin birinci, ikinci ve altıncı fıkraları

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyadaki belgelerin incelenmesinden usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılmadığı, dava konusu taşınmazlara ilişkin 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesine göre açılan tescil davasının davacıların murisi yönünden ret ile sonuçlandığı anlaşılmıştır.

3. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın dışında kalan temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

5. Dava dilekçesinde davacılar vekilinin faiz talebinde bulunduğu; ancak İlk Derece Mahkemesince bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği, faizin ana hükmün ferî niteliğinde olduğu ve usul ekonomisi ilkesi de gözetilerek bu talebin karşılanması gerektiği anlaşılmıştır.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının resen düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davacılar Vekilinin Temyiz Yönünden,

Davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekili Temyizi Yönünden,

1. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “1.093.702,55 TL tazminatın” ibaresinden sonra gelmek üzere “dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.