Logo

5. Hukuk Dairesi2022/8319 E. 2022/17515 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, mahkeme kararının Anayasa Mahkemesi iptal kararıyla uyumlu olup olmadığı ve fark bedeline işletilen faizin hesaplanma ve ödenme şekli ile yargılama giderlerinin davacı idareden tahsil edilip edilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin 2942 sayılı Kanun’un 10/8. fıkrasına ilişkin iptal kararı gözetilerek, fark bedele işletilen faizin derhal ödenmesi gerektiği, faizin bitiş tarihinin düzeltilmesi gerektiği ve davacı idarenin harçtan muaf olduğu dikkate alınarak mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Kısmen tarım arazisi, kısmen de kapama zeytin bahçesi niteliğindeki Akalan Köyü 287 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Bu nedenle taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;

1-Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve 16.07.2020 tarihli 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere’ bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine’ ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark bedele işletilen faizin derhal ödenmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Bozma sonrası tespit edilen fark bedele işletilen faizin bitiş tarihinin hatalı gösterilmesi,

3-Davacı idare harçtan muaf olduğu ve mahkemece bu yönde karar verildiği halde, yargılama giderleri içinde davalı tarafından yatırılan harcın davacı idareden alınarak davalıya ödenmesine karar verilmesi,

Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,

Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;

1-(6) nolu bendinde yer alan (karar kesinleştiğinde) ibaresinin çıkartılmasına yerine (kararla birlikte) ibaresinin yazılmasına,

2-(6) nolu bendinde yer alan (18.01.2020) tarihinin çıkartılmasına yerine (18.01.2021) tarihinin yazılmasına,

3-(12) nolu bendinde yer alan (273,00 TL harç, 25,55 TL posta masrafı olmak üzere toplam 298,55 TL masrafın) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (25,55 TL yargılama giderinin) ibaresinin yazılmasına,

Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 05.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.