"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki Manisa İli, Yunusemre İlçesi, Uzunburun Mahallesi 106 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Bozma ilamı öncesi ilk kararla tespit edilen bedele 08.01.2017 tarihinden ilk karar tarihi olan 23.02.2017 tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
2- Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 tarihli, 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la Değişik Kamulaştırma Kanun'un 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 4 numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Bozma ilamı öncesi ilk kararla tespit edilen 51.300,00 TL bedele 08.01.2017 tarihinden ilk karar tarihi olan 23.02.2017 tarihine kadar faiz işletilmesine, bozma ilamı sonrası tespit edilen fark 10.260,00 TL'ye 08.01.2017 tarihinden Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin karar tarihi olan 10.10.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, yasal faizin davacı idareden alınarak davalı tarafa verilmesine) cümlesinin yazılmasına,
b) 5 numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Mahkemece tespit edilen 61.560,00 TL kamulaştırma bedelinden, bozma ilamı öncesi ilk kararla tespit edilen 51.300,00 TL bedelin mahsubu sonrası kalan fark bedel 10,260,00 TL'nin 3'er aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte davalı tarafa derhal ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 10.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.