Logo

5. Hukuk Dairesi2022/9170 E. 2022/17885 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, mahkemenin belirlediği bedelin usul ve yasaya uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporunun, Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine uygun olarak emsal satışlara göre değer tespiti yapmadığı, emsal olarak seçilen taşınmazların dava konusu taşınmaza uzak ve farklı özelliklerde olduğu, ayrıca dava konusu ve emsal taşınmazların imar durumları, vergi değerleri ve konumları gibi hususların da değerlendirmeye alınmadığı gözetilerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Bilirkişi incelemeleri yaptırılmış ancak hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki;

Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.

Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; emsal taşınmazların belirlenen değerlerinin ortalamasına göre bedel belirlendiği, emsal alınan taşınmazların dava konusu taşınmaza uzak bölgede farklı yer ve özelliklerde oldukları anlaşıldığından bu emsale göre değer biçilmesi inandırıcı görülmemiştir.

Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere, belediye, adliye, hükümet konağı, okul, hastane gibi yerlere olan olan mesafelerini de gösterir krokisi fen bilirkişisine hazırlattırılıp, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,

Doğru görülmemiştir.

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 08.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.