Logo

5. Hukuk Dairesi2022/9212 E. 2023/4262 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan araziye ilişkin tespit edilen bedelin doğru olup olmadığına dair uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kapama karışık meyve bahçesi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi usulünün yasal olduğu, ancak Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücreti ve iade edilecek tutara ilişkin kısımlarının hatalı olduğu gözetilerek karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davacı idare vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02.05.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı idare ve davalı vekilleri duruşmaya katılmadıklarından incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilmiştir.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde tapuya kayıtlı 243 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın, tamamen cazibe sulaması yöntemi ile masrafsız olarak sulanan, senede iki değişik ürün ekilip oldukça yüksek verim alınabilen, düzlük, toprak kalınlığı oldukça yüksek, her türlü tarım aleti ile tarım yapılabilen, tarım arazilerinin (bahçelerin) son derece kıymetli olduğu bir bölgede yer aldığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin gerek konumu gerekse sahip olduğu iklim koşulları itibarıyla oldukça önemli bir yerde bulunduğunu ve tarım arazisinin oldukça az olduğu dikkate alındığında, var olan tarımsal alanların, meyvelikler ve meyve ağaçlarının aşırı kıymetli olduğunu, davacı idarece satın alma için teklif edilen taşınmaz ve meyve ağaçlarına ilişkin bedellerin piyasa rayiç bedelinin çok altında olduğunu, yılda iki kez ürün alındığı hususu dikkate alınarak zeminine değer biçilmesi gerektiğini, yapı ve eserlerin de niteliklerine göre gerçek değerinde hesaplanması gerektiğini ekonomik anlamda çiftçinin tamamen toprağa bağlı oluşu, tarım arazilerinin azlığı ve nitelikleri dikkate alındığında yöreye uygun kapitalizasyon faiz oranının uygulanmasını talep ettiklerini belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda kullanılan ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin Tarım ve Orman Bakanlığının Tarımsal Maliyet Sistemi (TAMSİS) veri tabanında yer almayan denetimden geçmemiş veriler olması nedeniyle mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu, bu veriler ortalama değerleri içermediğinden yapılan hesaplama ile kamulaştırma bedelinin taşınmaz değerinden daha fazla hesaplandığını, 2016 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin geriye dönük son 5 yılın verilerinin ortalama üç kat üzerinde olduğunu, dava konusu taşınmaz büyük bir arazi olduğundan tamamında sebze ürünlerinin üretilmesi mümkün olmadığı gibi 500 metrekareden büyük arazilerde sebze münavebesinin uygulanabilmesi için hal faturalarının bulunması gerektiğini, taşınmazın kuru tarla vasfında olduğunu, bağ, badem ve dut gibi ürünler için sulu ve kuru olmak üzere iki farklı maliyet cetveli oluşturulması gerekirken, bu yönde herhangi bir ayrıma gidilmediğini, net gelir analizinde esas alınan verimlerde en az son üç ya da beş yılın ortalamasının alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranının %8 alınması gerektiğini, kamu yararı kararının son ilan tarihindeki uydu fotoğraflarında görülmeyen ürün ve mütemmim cüzler için bilirkişilerce hesaplama yapıldığını, taşınmaz üzerindeki omca henüz verime yatma döneminde olduğundan, verim verme yaşına gelmeyen ağaçların değerlendirilmesinde kullanılan maliyet yönteminin kullanılması gerektiği, yapı bedellerinin yüksek olduğunu, dava konusu taşınmazın tamamı ekili olmadığı hâlde tamamının bağ ve bahçe olarak kabul edilmesinin bilimsel verilere ve mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu belirtmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, 2942 sayılı Kanun'a ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği gün itibarıyla dekar başına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına dair olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki ilçe tarım ve orman müdürlüğü verilerinin esas alınması gerektiğini, ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün dosyaya sunduğu verilerle çelişik, gerçeği yansıtmayan veriler baz alınarak hesaplama yapıldığını, ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün 03.03.2017 tarihli veri cetveline istinaden ilk bilirkişi raporunun hazırlandığını, itiraz süreçleri tamamlandıktan sonra davacı tarafın İl Tarım ve Orman Müdürlüğüne hazırlattığı yeni verileri dosyaya dava tarihinden sonra suduğunu, kamu gücü kullanılmak suretiyle müdahalelerin etkisi ile hazırlanan verilerin kullanılamayacağını, belirtilen veri cetveli incelendiğinde ... ilçesinde yaygın meyve ağaçlarına ve tarım ürünlerine ilişkin verim ve bedele ilişkin İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri ile aralarında büyük bir çelişki ve fark oluşturulduğunun görüleceğini, dava taşınmazın sulu tarım arazisi (bahçe) niteliğinde olduğunu, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararında, ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün 08.06.2018 tarihli ve 1746725 sayılı yazılarının ekinde bulunan veri cetvelinin gerçeği yansıttığından hesaplamada bu verilerin baz alınması gerektiği belirtildiğinden raporun buna göre hazırlandığını, ceviz ürünü incelendiğinde ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün ve 2017 yılı İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün verileri arasında fahiş fark olduğunu, TAMSİS verilerinin kurumun talebiyle hazırlanan ve ilçe verileri alınmaksızın bilimsel verilerden uzak hazırlanmış olup ciddi haksızlığa sebebiyet verdiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği; ancak hükmün fazla depo edilen bedelin idareye iadesine ve harca ilişkin kısmı hatalı olduğundan bu yönlerden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususlara ilave olarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücretine ilişkin bendinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kapama karışık meyve bahçesi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla yerindedir.

3. Değerlendirme tarihli ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün ... ilçesine ait veri cetveli esas alınarak hesaplama yapılması uygun görülmüştür.

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm kurulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.

6. Davacı idareye iade edilecek tutara ilişkin hüküm kurulurken atıf yapılan bent numarasının hatalı gösterilmesi de isabetsizdir.

Ne var ki; bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 8 inci bendinde yer alan "2725,00" sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine "5.100,00" sayısının yazılması, 3 üncü bendinde geçen "2/a" ibaresinin hükümden çıkartılarak "2/b" ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.