"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Malatya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 136 ada 5 parsel ve 135 ada 9 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranının %6 olması gerektiği ve kapitalizasyon faiz oranının tespitinde değerlendirilen unsurların mükerrer olarak objektif değer artış oranının tayininde de dikkate alındığını, taşınmazın objektif değer artışı uygulanmasını gerekirken bir özelliğinin bulunmadığını, kayısı bahçesinde sadece son üç yılın ortalama veriminin alınması gerekirken satış fiyatı ve masrafların da ortalamasının alındığını, kilit parke taşının fiyatının resmi verilere uygun olmadığını, enkaz bedelinin düşülmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın niteliğinin arsa olduğunu, o bölgede arsa değerinin 250-300 TL/m² olması gerektiğini, belirlenen bedelin düşük olduğunu, taşınmazın konumu itibarıyla objektif değer artış oranının daha yüksek oranda uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sulu kapama kayısı bahçesi niteliğindeki taşınmaza dava tarihinde geçerli olan resmi veri listesi esas alınarak, % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı ve gerçek değere ulaşmak amacıyla objektif değer artış oranı uygulanmak suretiyle net gelir yöntemine göre değer biçildiği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranının tespitinde değerlendirilen unsurların mükerrer olarak objektif değer artış oranının tayininde de dikkate alındığını, taşınmazın objektif değer artışı uygulanmasını gerektiren bir özelliğinin bulunmadığını, kamulaştırmadan arta kalan alanda değer artışı olacağını ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın niteliğinin arsa olduğu, o bölgede arsa değerinin 3.500-4000 TL/m² olması gerektiğini, arazi olarak kabul edilse dahi belirlenen bedelin düşük olduğunu veri cetvelindeki verilerin üst düzey zamlar ve fiyat artışları karşısında sembolik kaldığını, taşınmazın konumu itibarıyla objektif değer artış oranının daha yüksek oranda uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu, 11 inci ve 12 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kapama kayısı bahçesi niteliğindeki Malatya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 136 ada 5 parsel ve 135 ada 9 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5.İlk Derece Mahkemesi tarafından tespit edilen Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararından önce tespit edilen bedele dava tarihinden ilk karar tarihine, kaldırma kararı sonrası tespit edilen fark bedele ise ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken kaldırma kararı sonrası tespit edilen tüm bedele ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın tüm, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan " tespit edilen bedele 15.10.2017 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" ibaresinin çıkartılarak yerine " 1.188.327,91 TL'ye 15.10.2017 tarihinden ilk karar tarihi 13.04.2018 tarihine, fark 261.137,74 TL'ye 15.10.2017 tarihinden ikinci karar tarihi 25.06.2020 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine"ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan harcın Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.